

TBB Dergisi 2015 (118)
Sinan ÇINAR
69
İçtüzük’ün 64. maddesinin (2) numaralı fıkrasında mücbir sebep
veya ağır hastalık gibi haklı bir mazeret kavramına yer verilmiş olup,
hangi hâllerin haklı mazeret olduğunun önceden belirlenmesi müm-
kün değildir. Bu nedenle Mahkeme, ileri sürülen mazeretin haklı olup
olmadığını her başvuruda, ileri sürülen mazeretin ve olayın özellikle-
rini dikkate alarak değerlendirmektedir.
55
İlgili mevzuatta Anayasa Mahkemesinin adli tatile tabi olduğu
yönünde bir hüküm bulunmadığından Mahkeme, adli tatil süresi içe-
risinde de yargısal faaliyetlerine devam etmektedir.
56
Bu sebeple bi-
reysel başvuru açısından adli tatil hükümleri süre hesabında dikkate
alınmamaktadır. Anayasa Mahkemesi de, adli tatil süresi içerisinde
nihai kararın tebliğ edilmiş olmasını bireysel başvuru yapmasını en-
geller nitelikte bir husus olarak kabul etmemekte ve bu durumu haklı
mazeret olarak değerlendirmemektedir.
57
Başvuru konusu nihai karar
tebliğ edildikten sonra başvuru süresinin adli tatil süresi içerisinde
sona ermesi, işlemeye başlayan başvuru süresini durdurmaz.
3. İDARİ YARGI MERCİLERİ TARAFINDAN VERİLEN
KARARLAR ÜZERİNE BAŞVURU SÜRESİ
Yukarıda değinildiği üzere, idari yargı mercilerine başvuru ya-
pılmak suretiyle başvuru yolları tüketilmesine rağmen hak ihlalleri-
nin giderilmemesi durumunda nihai kararların tebliğ veya öğrenme
tarihinden itibaren başvuru süresi içerisinde bireysel başvuruda bu-
lunulmalıdır. İdari yargı mercileri tarafından verilen kararlara karşı
başvuruda bulunabilmek için başvuru yollarının tamamının tüketil-
mesi gerekir. Ancak bazı hak ihlallerine konu uyuşmazlıklara ilişkin
nihai karar doğrudan yerel mahkeme tarafından verilir iken, bazı
55
Mahkeme, ağır hastalık kapsamında olmayan ve basit rahatsızlıklara bağlı olarak
verilen sağlık raporları mazeret kapsamında değerlendirilmemektedir. “Başvu-
rucunun avukatı tarafından mazeret olarak ileri sürülen hastalığına ilişkin sağlık
kurulu raporunda, hastalığın ağır hastalık olduğuna dair bir tespite yer verilmedi-
ği gibi hastane veya sağlık kuruluşlarında yatarak tedavisinin yapılması yönünde
bir tanının da konulmadığı görülmekle, avukat tarafından mazeret olarak ileri sü-
rülen hastalığın haklı mazeret olarak değerlendirilmesi mümkün değildir.” AYM
kararı, Başvuru No:2013/6325, 15/4/2014, § 28.
56
Bu husus ayrıca Anayasa Mahkemesi Genel Sekreterliği tarafından Mahkemeye
ait resmi internet sitesinden kamuoyuna duyurulmuştur
http://www.anayasa.
gov.tr/Haber/detay/114/Erişim tarihi: 14/12/2014.
57
AYM kararı, Başvuru No:2013/7168, 15/10/2014.