Previous Page  398 / 473 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 398 / 473 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2015 (121)

Alparslan ŞİMŞEK

397

Avusturalya’da, Frazer v Johnstone

74

olayında mahkeme basit dü-

şüncesiz hareketler sonucu meydana gelecek zarardan dolayı sorumlu

olunmayacağını belirtmiştir. Davacı ve davalının profesyonel jokey ol-

duğu davada, davalının müsabaka esnasında iki yarışmacıyı geçerken

davacının önünü kapatması ve atların sıkışması neticesinde davacının

yaralanmasına sebep olmuştur. Mahkeme, somut olayın cerayan ediş

şeklini nazara alarak basit düşüncesiz bir hareket olduğunu belirtmiş

ve davalının sorumlu olmayacağını belirtmiştir. İngiltere’de mahke-

meye yansıyan Caldwell v Maguire and Fitzgeral olayı da benzerlik

taşımaktadır. Aynı şekilde, davalı ve davacı birer profesyonel jokeydir.

Davalılar, müsabaka esnasında diğer sporcu Byrne’yi geçmeye çalışır-

ken davacıya zarar vermiştir.

İhmalin, mutlak manada spor kurallarına riayet edilmesi şeklin-

de anlaşılması adil olmayan sonuçlar doğuracaktır. Her sporcu mü-

sabakayı kazanmak için çaba harcamaktadır. Kimi zaman çok yor-

gun düşmektedir kimi zaman aşırı bir heyecanla yüklenmektedir.

Bu gibi durumlarda spor kuralları dışına çıkarak diğer bir sporcuya

zarar verebilir. Bu durumda, sporcunun hukuken sorumlu tutulması

sporun yapısı ile bağdaşmayacağı gibi sporcuları hareketsizliğe iter

ve spordan beklenen ferdi ve toplumsal yarar boşa çıkar. Bu nedenle,

sportif bir harekete yönelmiş irade sonucunda, davranışın, anlaşı-

labilir bir kural dışı alana sapması halinde sorumluluk söz konusu

olmamalıdır.

75

Spor müsabakalarında bu tarz kural dışı hareketlerin nereye ka-

dar sorumluluğu doğurmayacağı sorusu akıllara gelebilir. İlgili spo-

dikkatsiz bir oyun tarzı sergilediği ve oyun kuralları dışına çıktığı için hukuken

sorumlu tutulmuştur.

74

(1990) 21 NSWLR 89 (Gardiner, James, O’Leary, Welch, Blackshaw, Boyes, Caiger,

s. 640)

75

Yargıtay 1. Ceza Dairesi’nin 1937/2809 Esas, 1937/615 Karar, 11.12.1937 Tarihli

kararında benzer bir değerlendirmeyle karşılaşılmaktadır. Somut olayda, bir futbol

maçında kafaları birbirine tokuşan sporculardan biri ölmüştür. Diğer sporcunun

cezalandırılması için açılan davada Yargıtay 1. Ceza Dairesi “ …. Bir futbol

oynunda kafaları birbirine tokuşarak Ömer’in ölümüne sebebiyet vermede 455.

maddedeki suç mevcut görülmemesine binaen verilen karar kanuna uygundur.

….” gerekçesine yer vermiştir (Mahmut Alicanoğlu, Türk Ceza Kanunu ve

Yargıtay İçtihatları ve Harçlar Kanunu, Cilt: 2, Halk Basımevi, İstanbul 1952, s. 267).

Kafaların birbirine tokuşması futbol oyun kuralları içerisinde yer almamaktadır.

Ancak, bu hareket neticesinde meydana gelen ölümden dolayı tedbirsizlik ile

ölüme sebebiyet verme suçunun unsurlarının oluşmadığı belirtilmiştir.