Background Image
Previous Page  409 / 413 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 409 / 413 Next Page
Page Background

Yargıtay Kararları Işığında Türk Ceza Kanunu’nda Meşru Savunma

408

rarlarında uymadığı görülmektedir

36

.

TCK’nın 27 nci maddesinin 2 nci fıkrası ise, meşru savunmada sı-

nırın aşılmasının mazur görülebilecek bir heyecan, korku veya telaş-

tan ileri geldiği durumlarda failin meşru savunma hukuka uygunluk

sebebinden faydalanacağı hükmünü düzenlemiştir. Yargıtay konuyla

ilgili verdiği bir kararda

“Meşru müdafaada sınırın aşılması konusunda

failin o anda içinde bulunduğu ruh halini adil bir tarzda göz önünde tutmak

lazımdır. Hakimin, failin zaruret sınırını aşma derecesini doğru olarak takdir

edebilmesi için, kendisini, tecavüze uğrayan ve o anda ruh hali değişmesi icap

eden failin yerine koyması gerekir. Zaruret sınırını aşma derecesi ve cezadan

yapılacak indirme nisbeti, böyle bir inceleme ile tayin ve takdir olunmalıdır.

Failin niyeti, fiilin icra tarzına ve ruh haline göre ciddi bir tehlikenin def ’inden

ziyade, kin duygusunu tatmine matuf ise, ‘zaruret sınırını’ aşma değil; ancak

tahrik bahse konu olur…”

37

.

Sonuç

Meşru savunma tarihsel süreçten bugüne uygulanagelen bir hu-

kuka uygunluk sebebi olup, şartları döneme, koşullara ve devletlere

göre değişebilmiştir. Gelinen noktada ülkemizdeki uygulama alanı

ise, 765 sayılı yasadaki uygulama alanından daha geniş bir alana sa-

hip olup ‘ırz ve nefs’ şartları yerini ‘hak’ şartına bırakmıştır.

Yasa hükmü yerinde olmakla birlikte savunmada sınırın aşıl-

masıyla ilgili 27 nci maddenin uygulanmasının beraberinde pek çok

güçlüğü de getirdiği görülmektedir. Savunmada sınırın aşılması ile sı-

nırın aşılmasının mazur görülebilecek korku, telaştan kaynaklandığı

durumların tayini çok güçtür. Bu durum yukarıda da değinildiği gibi

bazen haksız kararlara da yol açarak yargı kararlarına duyulan güve-

ni zedeleyebilecektir.

Sınırın aşılmasının tayinine yarayacak ölçütlerin psikolojik tahlil-

leri gerektirdiği ve bazen suçların sadece fail ve maktulün bulunduğu

böyle bir sonucu gerçekleştirmemiş olması nedeniyle sanığın savunmada zaruret

sınırını aştığı kabul edilmeyeceğinden, hakkında TCY’nın 49.maddesinin uygu-

lanmasına yönelik Özel Daire bozma kararı yerinde bulunmaktadır. Bu itibarla

itirazın reddine karar verilmelidir.” YCGK, E.1994/1-341, K.1995/6, T.06.02.1995,

www.kazanci.com ,

(Erişim Tarihi:12.05.2013).

36

Bk. 32 nci dipnot.

37

YCGK., 03.06.1985, 185/331 (Özgenç, s. 407).