Background Image
Previous Page  604 / 617 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 604 / 617 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2015 (120) 

Cengiz OTACI

603

Peczenik’e göre demokratik bir toplumda da gayrı adil kanunlar

olabilir. Kanunun gayrı ahlaki/gayrı adil içeriği apaçık değilse, uygu-

layıcılar, yorum yoluyla adaletsizliği giderme imkanına sahiptir. Hitler

ya da Pol Pot’un kanunları örneğinde görüldüğü üzere hukukun aşırı

gayrı ahlakiliği/gayrı adilliği o kadar apaçıktır ki yorumcuya hareket

alanı bırakmaz. Bir normun geçerli hukuk olarak vasıflandırılabilmesi

için diğer koşulların yanında ahlaki bir ölçüye de ihtiyaç vardır. Bir

normatif sistem, ancak çok fazla ve ağır gayrı ahlaki/gayrı adil norm

ve uygulama içermiyor ve üretmiyorsa toplumsal olarak yerleşmiş hu-

kuktur. Neyin çok ağır ve çok fazla olduğuna karar verecek olan ise

ahlaki muhakemedir. Aşırı gayrı ahlaki/gayrı adil kanunlar, geçerli

değildir ve yükümlülük yaratacak bir sistem doğurmaz. Demokratik

yöntemler kullanılsa bile her ülkede yasama süreci mükemmel ve ide-

al bir tarzda işlemez. Bu nedenle kanunların aşırı gayrı ahlaki/gayrı

adil olduğu iddiasının genişletilmemesi gerektiğini savunur.

71

Peczenik, bir hukuk sistemini ahlaki açıdan kabul etmemize im-

kan sağlayacak bazı olgusal ilkelerden bahseder. Bunlar özetle şöyle-

dir; normatif bir sistemin uygulanması, a) aşırı acıya neden olmamalı,

b) çok sayıda insanın önemli tercihleri ile aşırı derecede çelişmeme-

li, d) beşeri kabiliyetlerin inkişafını aşırı derecede engellememeli, e)

önemli toplumsal pratikleri karakterize eden hedeflerle açıkça çeliş-

memeli, f) eşitlik ilkesi ile aşırı derecede çeliştiğinde aşırı adaletsizlik-

lere yol açmamalı, g) toplumun zayıf üyelerinin korunması ilkesi ile

aşırı derecede çeliştiğinde aşırı adaletsiz olmamalı h) bireylerin kendi

emeklerinin ürünleri hakkında karar verebilecekleri ilkesi ile aşırı de-

recede çeliştiğinde, aşırı adaletsiz olmamalıdır.

72

Radbruch’tan bu yana demokratik toplumlarda da adalet içeriğin-

den yoksun kanunların olduğu kabul edilerek bunların meşruiyeti

ve geçerliliği/bağlayıcılığı sorununa yaklaşımda adalet ve ahlak gibi

metafizik kavramlar yanında insan hakları ve eşitliğin kalkış noktası

yapıldığı görülmektedir.

Kanunun meşruluğu tartışmaya açılırken, ortak kalkış noktası

olan metafizik kavramların, norma içerden bakış yanında, prosedürel

71

Peczenik’ten naklen Uzun, s. 122, 125, 135, 219

72

Peczenik’ten nakleden Uzun, s. 136