Previous Page  20 / 561 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 20 / 561 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2016 (124)

Doğa ELÇİN

19

hakkı konusunda yükümlülük getiren bir uluslararası teamül kuralı

ya da hukuk genel ilkesi bulunmamaktadır.

42

Bireysel sığınmaya ilişkin temel milletlerarası hukuk kaynağı, 1951

tarihli Mültecilerin Hukukî Durumuna Dair Cenevre Sözleşmesi’dir.

43

Kitlesel sığınma ise, BMMYK Yürütme Komitesi (ExCom) kararları ya

da genel milletlerarası hukuk ile tanımlanmaktadır. İnsan Hakları Ev-

42

Sopf, s.132-133; Nasıh Sarp Ergüven/ Beyza Özturhanlı, “Uluslararası Mülteci

Hukuku ve Türkiye”, AÜHFD, 62(4) 2013, s. 1019; Alice Edwards, “Temporary

Protection, Derogation and the 1951 Refugee Convention”, Melbourne Journal of

International Law, Vol.13, 2012, s.12.

43

1936 yılında Devletler Hukuku Enstitüsü tarafından yapılan tanıma göre mülte-

ci (refugee, refugie), “vatandaşı olduğu devlet ülkesinde meydana gelen siyasî

olaylar sonucunda, ülkesini iradesiyle veya zorla terk etmiş ve başka bir devletin

vatandaşlığına da geçememiş ve herhangi bir devletin diplomatik korumasından

yararlanamayan kişidir”. Devletler Hukuku Enstitüsü’nün 1936 yılında yapmış

olduğu tanım için bkz.

http://www.idi-iil.org/idiF/resolutionsF/1936_brux_01_

fr.pdf (24.10.2015). Tanımın Türkçe çevirileri için bkz. Aysel Çelikel/Günseli

Öztekin Gelgel, Yabancılar Hukuku, B.21, İstanbul 2015, s.20; Aybay/Darda-

ğan Kibar, s.27. 28 Temmuz 1951 yılında Cenevre’de kabul edilen Mültecilerin

Hukukî Durumuna Dair 1951 Cenevre Sözleşmesi’ne Türkiye, 29 Ağustos 1961

tarih ve 359 sayılı onay Kanunu ile katılmıştır (Bundan sonra 1951 tarihli Cenevre

Sözleşmesi olarak anılacaktır). Onay Kanunu ve Sözleşmenin Türkçe metni için

bkz. RG, 05.09.1961, 10989. Sözleşmenin İngilizce metni için bkz. http://www.

unhchr.ch/html/menu3/b/o_c_ref.htm

(23.11.2014). Çeşitli mülteci tanımları

için bkz. Yılmaz Altuğ, Devletler Hususî Hukuku Bakımından Mülteciler, İstan-

bul 1967, s.8-18. 1951 tarihli Cenevre Sözleşmesi’nin 42. maddesine göre, taraf

devletler, imza, onay veya katılma sırasında 1,3,4, 16(1), 33, 36-46. maddeler hariç

olmak üzere diğer maddelere çekince koyabilirler. Türkiye 1951 tarihli Cenevre

Sözleşme ile ilgili olarak üç beyanda bulunmuştur. Bunlardan birincisi, zaman

sınırlamasına ilişkin olarak, yalnızca 1 Ocak 1951’den önce Avrupa’da meydana

gelen olaylar nedeniyle mülteci statüsünün tanınmasıdır. İkincisi, 1951 tarihli Ce-

nevre Sözleşmesi’nin hiçbir hükmünün Türkiye’de Türk vatandaşlarına verilen

haklardan daha fazlasının mültecilere verileceği şeklinde yorumlanamamasıdır.

Türkiye’nin üçüncü beyanı ise coğrafî sınırlamaya ilişkindir. Buna göre Türkiye,

Avrupa ülkelerinden gelen kişilere mülteci statüsü tanıyacaktır. 1951 tarihli Ce-

nevre Sözleşmesi’ne Ek 1967 tarihli Protokol New York’ta imzalanmıştır ve Tür-

kiye 1967 tarihli Protokolü 1968 yılında onaylamıştır (RG, 5.8.1968, 12968). 1967

tarihli Ek New York Protokolü’nde, “1 Ocak 1951’den önce cereyan eden olaylar”

ifadesi 1951 tarihli Cenevre Sözleşmesi’nden çıkarılmıştır. Türkiye 1967 tarihli

Ek New York Protokolü’nü onaylarken zaman sınırlamasını kaldırmakla birlik-

te coğrafî sınırlamayı ve 1951 tarihli Cenevre Sözleşmesi’nin hiçbir hükmünün

Türkiye’de Türk vatandaşlarına verilen haklardan daha fazlasının mültecilere ve-

rileceği şeklinde yorumlanamamasına ilişkin beyanını saklı tutmuştur. 1951 tarih-

li Cenevre Sözleşmesi, sadece Kongo, Madagaskar, Monako ve Türkiye tarafından

coğrafî sınırlamayla uygulanmaktadır. Burada Avrupa ülkelerinden kastedilen,

Avrupa Konseyine üye ülkelerdir.