

Yargıtay Kararları
372
26.06.2004 gün ve 25504 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yü-
rürlüğe giren 5187 sayılı Basın Yasasının “Dava Süreleri” başlıklı 26.
maddesinin birinci ve ikinci fıkraları,
“Basılmış eserler yoluyla işlenen veya bu Kanunda öngörülen diğer suç-
larla ilgili ceza davalarının günlük süreli yayınlar yönünden iki ay, diğer
basılmış eserler yönünden dört ay içinde açılması zorunludur.
Bu süreler basılmış eserlerin Cumhuriyet Başsavcılığına teslim edildiği
tarihten başlar. Basılmış eserlerin Cumhuriyet Başsavcılığına teslim edilme-
mesi halinde yukarıdaki sürelerin başlama tarihi, suçu oluşturan fiilin Cum-
huriyet Başsavcılığı tarafından öğrenildiği tarihtir. Ancak bu süreler, Türk
Ceza Kanununun dava zamanaşımına ilişkin maddesinde öngörülen süreleri
aşamaz”
şeklinde düzenlenmiş olup, maddenin açık düzenlemesin-
den de anlaşılacağı üzere basılmış eserler yoluyla işlenen veya anılan
Yasada öngörülen diğer suçlarla ilgili ceza davalarının belli sürelerde
açılması
zorunludur. Buna göre günlük süreli yayınlar yönünden iki
ay, diğer basılmış eserler yönünden ise dört ay içinde ceza davalarının
açılması gerekmektedir. Maddenin ikinci fıkrasında belirtildiği üze-
re birinci fıkrada düzenlenmiş olan süreler, basılmış eserlerin Cum-
huriyet Başsavcılığına teslim edildiği, basılmış eserlerin Cumhuriyet
Başsavcılığına teslim edilmemesi halinde ise suçu oluşturan eylemin
Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından öğrenildiği tarihten başlayacaktır.
1412 sayılı CYUY’da iddianamenin kabulü kurumuna yer veril-
memiş olması nedeniyle Cumhuriyet savcısı tarafından düzenlenen
iddianamenin ilgili mahkemeye verilmesiyle kamu davasının açılmış
olduğu kabul edilmekteydi. Ancak 5271 sayılı CYY’nın 175. madde-
sinde iddianamenin kabulü kurumu düzenlenmiş olup, anılan mad-
denin “
İddianamenin kabulüyle, kamu davası açılmış olur ve kovuşturma
evresi başlar”
şeklinde ifade edilen birinci fıkrasının amir hükmü uya-
rınca kamu davasının açılmış sayılması ve kovuşturma evresine ge-
çilmesi ancak iddianamenin kabulüyle mümkün olmaktadır. Dolayı-
sıyla 01.06.2005 tarihinden sonra işlenmiş olan suçlar yönünden kamu
davasının 5187 sayılı Yasanın 26. maddesinde düzenlenmiş olan hak
düşürücü sürelerde açılıp açılmadığının belirlenmesinde her iki Ya-
sanın ilgili maddelerinin birlikte değerlendirilmesi gerekmektedir. Bu
itibarla davaların Basın Yasasında belirtilen hak düşürücü sürelerde
açıldığının kabulü için iddianamenin kabulü kararının Yasada belirti-
len sürelerde verilmiş olması gerekmektedir.