Background Image
Previous Page  295 / 617 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 295 / 617 Next Page
Page Background

Sosyal Medya ve Sosyal Medyada Üçüncü Kişilerin Kişilik Haklarının İhlali

294

sına ulaşılarak kimlikleri tespit edilebilir. Kullanıcı kimlikleri, profil

bilgilerini depolayan sosyal medya hizmetleri sağlayıcısından da so-

rulabilirse de, terör vb. önemli suçlar dışı bu bilgilerin verilmediği bir

gerçektir.

Hakaret, tehdit veya iftira nitelikli içeriklerin sosyal medya plat-

formlarından nasıl kaldırılacağı veya engelleneceği önemli bir konu-

lardandır. Her şeyden önce bu tür içerikler başka bir kullanıcı tara-

fından üretilmiş ise, platform içi içerik sahibi ile iletişim ve içeriğin

kaldırılması seçenekleri olabildiği gibi, çeşitli formlar veya uygulama-

lar aracılığı ile doğrudan hizmet sağlayıcıya ulaşarak içerik nedeniyle

bir ihlâl olduğu bildirilebilmekte ve şikâyette bulunulabilmektedir.

Sunulan ayarlar ile bu içerik sahibi kullanıcı ile aynı platformda kar-

şılaşmanın ve dolayısıyla ileriki saldırıların önlenmesi de mümkün-

dür. Bunlardan başka, doğrudan sosyal medya hizmetleri sağlayıcısı-

na başvuruda bulunularak saldırı niteliğindeki içeriğin kaldırılması

istenebilirse de, bu konu tamamen işleticinin insiyatifine göre şekil-

lenmektedir. Pek çok hizmet sağlayıcı mahkeme kararı olmadan bu

içerikleri kaldırmadığı gibi bazen mahkeme kararı olmasına rağmen

ilgili kararı uygulamamayı da tercih edebilmektedir. Mahkemelerde

de bu tür içeriler nedeniyle ya içeriklerin kaldırılması gibi saldırının

durdurulması ile ilerde saldırıların tekrarlanması şüphesi varsa saldı-

rının önlenmesi konusunda ya da ihlâl gerçekleştiğinden hukuki ve

cezai yaptırımlar uygulanması amaçlı yargılamalar yapılabilmekte-

dir. Sosyal medya platformlarında gerçekleşen bu tür ihlâllerin sona

erdirilmesi istemleri yönünden içeriğin çıkarılması, erişimin engellen-

mesi gibi kararlar verilebilmektedir. Ayrıca, yapılan ihlâl nedeniyle bir

suç oluşmuş veya tazmin sorumluluğu doğmuş ise hukuki ve cezai so-

rumluluk ve yaptırımlar da gündeme gelebilmektedir. Hakaret, tehdit

veya iftira niteliğindeki sosyal medya içerikleri mahkemelerce, gerçek

hayattaki ihlâller gibi değerlendirilmekte, eylemi gerçekleştiren failin

belirlenmesi halinde ilgili mevzuat gereği hukuki veya cezai yaptırım

uygulanabilmektedir.

Sosyal medyanın en çok tehdit ettiği kişilik hakkı şüphesiz ki özel

hayattır.

“Görmek”

üzerine dizayn edilen sosyal medya platformların-

da iletişim ve başkalarıyla etkileşimde bulunabilmek için öncelikle var

olmak, başka bir ifadeyle

“görünebilmek”

de gereklidir. Bu görünebilme

kişinin başlangıçta kendisiyle ilgili bir profil oluşturarak kendisiyle