

TBB Dergisi 2016 (122)
453
Zorla evlendirme
MADDE 230/A. - (1) Bir kimseyi, özgür iradesi olmaksızın, ev-
lenmeye zorlayan kişi ya da kişiler bir yıldan üç yıla kadar hapis
cezasıyla cezalandırılır.
(2) Zorla evlenme gerçekleştiği takdirde, evliliğe zorlayan kişi
hakkında dört yıldan altı yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.
(3) Mağdurun çocuk olması halinde ise; yukarıdaki fıkralara
göre verilecek ceza yarı oranında artırılır.
(4)
Zorla evlendirme için başvurulan cebir ve şiddetin kasten
yaralama suçunun ağır neticelerine neden olması hâlinde, ayrıca
kasten yaralama suçuna ilişkin hükümler uygulanır.
Madde gerekçesi:
Evlilik, karşı cinsten iki kişinin özgür iradeleriyle bir beraberlik kurma-
sıdır. İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nin 16. maddesine göre; “Yetişkin her
erkeğin ve kadının, ırk, yurttaşlık veya din bakımlarından herhangi bir kısıtla-
maya uğramaksızın evlenme ve aile kurmaya hakkı vardır. Evlenme sözleşme-
si, ancak evleneceklerin özgür ve serbest iradeleri ile yapılır.”
Zorla evlenme, eşlerden birinin ya da her iki eşin özgür iradesi olmaksı-
zın evlenmesini ifade eder. Birleşmiş Milletler Örgütü, zorla evlenmeyi “MO-
DERN KÖLELİK BİÇİMİ” olarak nitelendirmektedir. Özellikle, kadınların
insan hakları ağır bir şekilde ihlal edilmektedir. Toplumun önemli bir kesimi,
bu duruma karşı duyarsız kalmaktadır; hatta bazı yörelerde zorla evlendirme
korunmak istenen bir uygulama olarak yer almaktadır.
Zorla evlilikler, bireyden başlayarak tüm toplumda olumsuz sonuçlar ya-
ratmakta, kadın-erkek eşitsizliğini derinleştirmektedir. Özellikle çocuklara ev-
lilik ile birlikte hazır olmadıkları birçok sorumluluk yüklenmekte, bu da onları
ailelerinden, arkadaşlarından, sosyal açıdan izole etmektedir. Bu durum kız
çocuklarının eğitim hakkını kullanabilmesinin, istihdama ve sosyal hayata ka-
tılabilmesinin önünde büyük bir engeldir. Erken evlilikler sonucunda meydana
gelen erken yaş gebeliği ve doğumu sonucunda anne ve bebek ölümleri artmak-
ta, aile içi şiddet, geçimsizlik ve hatta intihar vakıaları görülmektedir. Tüm
bu nedenler, zorla evlendirmenin ayrı bir suç olarak Türk Ceza Kanunu’nda
düzenlenmesini gerekli kılmaktadır.
Maddenin birinci fıkrasında, zorla evlenmenin henüz gerçekleşmediği
hal düzenlenmiştir. Bu düzenlemedeki amaç; sonucu oldukça ağır olan zorla
evliliğin gerçekleşmesinin önüne geçebilmek ve kişiyi, tehdit, cebir ve iradesini
etkileyen başka nedenlerle istemediği birisiyle evlenmekten korumaktır. Kişi ya