Previous Page  91 / 473 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 91 / 473 Next Page
Page Background

Bankalarda Unutulan Mevduat ve Sair Kıymetlerin Zamanaşımına Uğramasının Hukukun ...

90

İkinci ve daha büyük sorun ise zamanaşımına uğramış mevduat

ve sair kıymetlere ilişkin başvuruların takibinin bankalara yaptırıl-

masıdır. Yönetmeliğin m. 8/2 fıkrasına göre:

“(2)

Bankalar

bir takvim yılı içinde zamanaşımına uğrayan ve tutarı 50

Türk Lirası ve üzerindeki her türlü mevduat, katılım fonu, emanet ve alacak-

ların hak sahiplerini, başvuruda bulunmadıkları takdirde hesaplarının Fona

devredileceği hususunda, izleyen takvim yılının Ocak ayı sonuna kadar iadeli

taahhütlü mektupla uyarmak zorundadır. Söz konusu mevduat, katılım fonu,

emanet ve alacaklar ile tutarı 50 Türk Lirasının altındaki her türlü mevduat,

katılım fonu, emanet ve alacaklar Şubat ayının başından itibaren bankanın

kendi internet sitesinde liste halinde dört ay müddetle ilan edilir. Banka, söz

konusu listelerin kendi internet sitesinde ilan edildiği hususunu, Şubat ayının

onbeşinci

gününe kadar ülke genelinde yayım yapan ve ilan talebi tari-

hinde Basın İlan Kurumu listelerindeki

tirajı en yüksek ilk beş gazeteden

ikisinde Basın İlan Kurumu aracılığıyla iki gün süreyle ilan eder. İnternet

sitelerinde ilan edilen listeler, bankalar tarafından eşzamanlı olarak ayrıca

Kuruluş Birliklerine ve Fona gönderilir. Kuruluş Birlikleri ve Fon bu listeleri

Mayıs ayının sonuna kadar konsolide edilmiş olarak kendi internet sitesinde

yayınlar.”

Metinden anlaşıldığı üzere, mevduatı veya sair kıymeti zamana-

şımına uğramış veya uğramak üzere olan kişileri bu hususta uyarma

mükellefiyeti bankaların sorumluluklarına bırakılmıştır. Bankalar

mudilerini, hesaplarının zamanaşımına uğrayacağı hususunda

“iadeli

taahhütlü mektupla uyarmak zorundadırlar”

. Fikrimizce yönetmeliğin bu

hükmü, hem hukuka hem de hakkaniyete aykırıdır. Şöyle ki;

5411 sayılı Bankacılık Kanunu’nun “Fon alacaklarının takip ve tah-

siline ilişkin yetki ve usuller” başlıklı 132. maddesine göre TMSF’nin

alacaklarının “takip ve tahsilinde 6183 sayılı Amme Alacaklarının

Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümleri uygulanır.” TMSF’nin ala-

caklı olduğu hallerde fon, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu hükümleri

yerine, Bankacılık Kanunu hükmü mucibince 6183 sayılı Kanun’a tabi

tutulmuş; alacakları konusunda devletin imtiyazlarından faydala-

nacağı hüküm altına alınmıştır. Bu demek oluyor ki; TMSF alacaklı

olduğu bir ihtimalde 6183 sayılı Kanun’un 79. maddesine başvurarak

“elektronik-haciz” olarak bilinen uygulamayı başlatabilecek ve kişile-

rin bankalar nezdindeki hesaplarını bloke edebilecektir.