

GÜLE GÜLE CENGİZ İLHAN
Güney DİNÇ
Menemen
Kaymakamı
Bedri İlhan Bey’in üç çocuğu
ile, değişik zamanlarda tanış-
ma olanağını buldum. Kardeş-
lerin en küçüğü olan Çolpan
İlhan’la Karşıyaka Lisesi’nde
aynı yıllarda öğrenci olduk.
Kardeşlerin en büyüğü Attila
İlhan’ı bir ozan olarak tanı-
dım. Öğrencilik yıllarında şiiri
severdim, çok şiir okurdum.
O dönemde Nazım Hikmet
yasaklı idi. Ben de bir şeyler
karalamaya çalışırdım. Gü-
nün birinde Nazım Hikmet’i
okuduğum zaman, çarpıldım
kaldım.
“Şiir yazacaksan eğer
böyle yazmalısın,”
dedim kendi kendime ve bu alandan çekilmem
gerektiğini düşündüm. Attila İlhan şiirleriyle beni ikinci kez sarsan
ozan oldu. Arayış, coşku ve hüzün. Bunları Attila İlhan’ın inişli çıkış-
lı dizelerinde, kendi duyuramadığım sesimi dinler gibi önemsedim.
Beyazıt, Aksaray, Unkapanı üçgeninde geçen öğrencilik yıllarımda,
Haliç’in ağır kokusunu, yağmurunu, çamurunu ve umudunu
“Sisler
Bulvarı”
nda buldum.
Hemşehrilik, bir çokları için modası geçmiş bir kavram da olsa,
en azından aynı kentlerde yaşayan insanların yakınlaşmalarına ne-
den olabiliyor. Doğma büyüme Karşıyakalı’yım. Münir Birsel üsta-
dımızın bürosunda, sevgili öğretmenim diyeceğim Riyaz Kayıhan’ın