Background Image
Previous Page  430 / 521 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 430 / 521 Next Page
Page Background

429

1

*

Avukat, İstanbul Barosu Yönetim Kurulu Üyesi

ŞİDDET VE ADALETE ERİŞİM

Aydeniz ALİSBAH TUSKAN*

Dayatmayı sağlamak amacıyla, saldırganlıkla ilgili bir olgu olan

şiddet fiziksel, düşünsel, kültürel, duygusal, ekonomik ve cinsel ola-

bilir. Toplumda genellikle kadınlara, çocuklara ve yaşlılara yöneltilir.

Şiddete uğrayan için bu durum haksız ve zarar vericidir. Ancak

bazen uygulayan için kendi açısından meşru görülebilir. Erkeğin bazı

davranışları mesela baskıcı olanları aile içinde ve dışında cinsiyetçi

davranış toplum tarafından meşrulaştırılmıştır.

Şiddet zaman, kültür ve topluma göre değişkenlik arz etmektedir.

Kadına yönelik şiddetin yaygın olması eşitsiz anlayış ve ayrımcı-

lık ruhu taşımakta ve kadına ikincil varlık olarak bakma, aşağılama,

güç gösterme, zarar verme ve denetleme amacıyla yapıldığını ortaya

çıkarmaktadır. Bu durum ideolojiktir. Ataerkil ve cinsiyetçi anlayış bu

ideolojiyi yaygınlaştırmıştır. Asıl belirleyici olan şiddette etkisi olan

olguda kültür ve toplumsal yapıdır. Bu etken tarihsel süreçte değiş-

kenlik arz edebilir.

Kadının kimliği ve namusu başkasına bağlıdır. Örneğin evlenme-

den önce babasına sonra kocasına ait bir mal olarak değerlendirilmek-

te ve bu şekilde aşağılanmaktadır. Kadın giyinirken, bir yere giderken,

çalışma yaşamına katılırken genelde erkekler karar verir.

Şiddet bireyseldir. Psikolojik yapı yanında sosyal faktörler temel

alma özelliği arz eder. Stres, saldırganlık, aile içindeki huzursuzluk,

alkol bu olguyu doğuran sebeplerdendir. Geleneksel rolde burada

önemlidir. Ebeveynler ise çocuklarla ilişki kurma yöntemi olarak şid-

deti benimseyebilirler. Özgüven eksikliği bağımlı kişilik, depresyon,

sorumluluktan kaçma gibi sebeplerle çocuklara şiddet uygulanmakta-

dır. Bu konuda uluslararası boyutta 1946 yılında BM’de Kadının Sta-