Background Image
Previous Page  427 / 521 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 427 / 521 Next Page
Page Background

426

raporunda değerlendirmenin kendi isteği gibi olmaması halinde ha-

yal kırıklığı yaşamakta ve uzmana yönelik kabul edilmez iddialar ileri

sürmeye yöneltebilmektedir. Oysaki uzman eşlerin/tarafların tarafı

değildir. Bu nedenle yine avukatlardan; ‘müvekkillerini uzmana gü-

ven duymaları, kendilerine objektif yaklaşılacağı ve bu nedenle duygu

ve düşüncelerini içlerinden geldiği şekilde ifade etmeleri konusunda’

bilgilendirmeleri yönündeki isteğimizi tekrarlamak istiyorum.

Uzmanla yapılan görüşmelerle farkındalık düzeyi arttığından,

eşler ilişkilerini ve aldığı kararı yeniden gözden geçirme olanağı bul-

maktadır. Dolayısı ile eşlerin şikayetleri, boşanma/boşanmama sebep-

leri ayrıntılandırılıyor. Eşlerin genel şikayetlerinden bazıları; ilgi, des-

tek, anlayış görmemek, dayanışma içinde olmamak, olamamak, sevgi,

sevinç ve mutluluğu paylaşamamak, bütünleşme gereksiniminin kar-

şılanmaması, davranışlarını dengeleyip, düzenleyememeye bağlı tar-

tışmalar, anlaşamama, birbirini eleştirme, iletişim kuramama, güven

duyulmayan eş, doyumsuzluk, mutsuzluk, birlikte geçirilen zamanın

giderek azalması. En önemlisi kısır bir döngü şeklinde süre giden et-

kileşim örüntülerine hapis olduklarını bu süreci uzun süreli ve sürekli

yinelenerek yaşadıklarını görüyoruz.

Çocuğum var, tüm bunları onun için yapıyorum...

Güzel bir ilişki kurmak zordur. Ama güzel bir ilişkiyi korumak

çok daha zordur. Çünkü ilişkiler de tıpkı insanlar gibi zaman içinde bir

kimlik kazanırlar ve kendi öykülerini yaratırlar. İşte bu yüzden bazen,

ilişkilerimiz istemediğimiz şekilde gittiği halde, birşey yapamadığımı-

zı, kontrolün elimizden kaçtığını ve çaresiz kaldığımızı hissedebiliriz.

Çoğu zaman, ilişkideki herkes tek başına “yeterince iyi” olmasına kar-

şın, ilişki “yeterince iyi” olamamaktadır. Tıpkı, dünyanın en iyi müzis-

yenlerinden oluşan bir orkestranın, dünyanın en iyi orkestrası olama-

ması gibi. “Bütün”, kendisini oluşturan parçaların toplamı değildir. O

artık başka birşeye dönüşmüştür..Bu yaklaşım doğrultusunda, kişiler

değil, ilişkiler üzerinde çalışılmaktadır. Amaç, suçlu aramak ve onu

yargılamak değil, birlikte pişirilen tatsız bir yemeğin, hangi aşamalar-

da, hangi malzemelerle, nasıl tatsızlaştığını elbirliğiyle keşfetmektir.

İyi olmayan kişiler değil, yemektir.. Belki yeniden ve daha farklı pişiri-

lirse, istenilen lezzete ulaşılabilecektir.