Previous Page  13 / 473 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 13 / 473 Next Page
Page Background

Anayasa Mahkemesi’nin Laiklik ve Bölünmez Bütünlük İlkeleri Ve Hegemonik Koruma ...

12

fından verilen kararlara bakıldığında bu durum açık bir şekilde ortaya

çıkabilmektedir. Dolayısıyla Hirschl’in “hegemonik koruma tezi”nin

sağlamasının Türk Anayasa Mahkemesi için de söz konusu olduğu

söylenebilir.

Makalenin son bölümündeki değerlendirmede ise Anayasa

Mahkemesi’nin siyaseti bu üç koldan sınırlandırmasının ve deyim ye-

rindeyse siyaset üstünden sosyal hayattaki değişim ve dönüşüm üze-

rinde hâkimiyet kurmasının bir taraftan sakıncaları vurgulanırken

diğer taraftan öneri sunulmaktadır. Gerçekten de günümüz çağdaş ve

çoğulcu demokrasi anlayışı ve hak ve özgürlükler doğrultusunda ge-

lişim gösteren hukuk devleti ilkesi dikkate alındığında Mahkeme’nin

sözü edilen tuhaf ve kısır döngüden kurtarılması gerekmektedir. Bu-

rada Mahkeme siyaset üzerinde tahakküm kurmayı ve resmi olsun

veya olmasın çeşitli ideolojilerin bekçiliğini yapmayı bırakması ve bü-

tün motivasyonuyla insan hak ve özgürlüklerinin korunması doğrul-

tusunda erkler ayrılığı, hukuk devleti ve çoğulcu demokrasi anlayışına

vereceği kararlarla ortam hazırlaması gerekmektedir. Şu halde çağdaş

ve çoğulcu demokrasi için Anayasa Mahkemesi’nin siyasi partilere ve

siyasete ilişkin sınırlayıcı, kuşkucu ve niyet okuyucu tavrını bir kenara

bırakması gerektiği söylenebilir.

I. Çoğulcu Demokrasi Ekseninde Siyasi Partilerin Önemi ve

Anayasa Yargısı

A. Siyasi Parti: Anlam ve Önem

Terim olarak parti kelimesinin kökeni Latince “pars” kelimesi

olup Türkçeye Fransızcadan girmiştir.

1

Türk Dil Kurumu güncel söz-

lüğünde ise parti kavramı “ortak düşünce ve görüşteki kişilerin oluş-

turdukları siyasal topluluk” olarak tanımlanmıştır.

2

Bu tanımda iki

öğe dikkat çekmektedir; birincisi “ortak düşünce ve görüş”, ikincisi

ise “siyasal topluluk”. Demek ki siyasi parti kavramının içeriğini dol-

duran düşünce ve buna bağlı olarak gelişen görüşler arasında ortak

bir bağın olması gerekmektedir. Demokratik çoğulculuğun önemli bir

1

Murat Yanık, Parti İçi Demokrasi, Adalet Yayınları, b.2, Ankara 2013, s.5.

2

Bkz.

(http://tdk.gov.tr/index.php?option=com_gts&arama=gts&guid=TDK.

GTS.55507bbb166c49.46647331 erişim 11/05/2015).