Previous Page  550 / 561 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 550 / 561 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2016 (124)

Özden SAV

549

rına konu oluyor. Türkiye’de de devletin hemen her kesiminde resmi

girişimleri konusu, hem gönüllü yardımların odağında. Ancak, 2015

yılı sonunda konuda bilinçli bir karar verilip, işler düzene konmuş gö-

rünmüyor.

Burada üyesi bulunduğumuz Göç ve Kalkınma Evrensel Foru-

mu (

Global Forum on Migration and Development

) çerçevesindeki

çabalara da işaret edilmelidir. Son olarak 2015 yılında AB’yle birlikte

yürürlüğe koyduğumuz Suriye’den gelen sığınmacıları ülkemizde tu-

tup, AB’ye geçmelerine engel olmaya yarayacak bir de “Ortak Eylem

Planı” (

EU-Turkey Joint Action Plan

) kabul ettiğimizi not etmelidir.

AB ile yapılan son (Mart 2016) müzakerelerin, ülkemize gelen Suriye-

lilerin burada kalmaları karşılığında AB’nin vereceği bir miktar Avro

ile sınırlı olduğu, bunun dışında Ortadoğu’daki sorunlara, hatta zorla

geri gönderilenler sorununa kökten çözüm aranmadığı, getirilmeye de

çalışılmadığı anlaşılmaktadır.

(C) GÖÇ sorunu:

108

Buraya kadar insan hareketlerinin başlamasına neden olan olay-

ların örneğin (eski Yugoslavya, 2008’den başlayarak Suriye’deki gibi

uluslararası nitelikte olmayan silahlı çatışma (iç savaş), yahut da (Nazi

Almanyası’nda Musevi inancından olanlar için yürürlüğe konan kısıt-

108

“Migration” yani göç. Kavram karşılığında dilimizde, Arapça kökenli “hicret’ten

türetilmiş “muhaceret”, göçmenlere ise “muhacir” denmektedir. Burada tarafsız

olmaya çalışmalı ve göç konusunu somut verilerle irdelemeliyiz:

Belirli bir inançta olanların, topluca, zorla yer, ülke değiştirmeye sevk edilmele-

rine en eski örneği Musevilere uyguladığı anılmalıdır. Önce kutsal kitaplardan

bulabildiğimiz, Hazreti Musa’nın Kızıl Denizi yararak, inananlarını Mısır’dan dı-

şarıya götürmesi ve Sina’ya varışları anılabilir.

İkinci tarihsel olay: İspanya Kralı Ferdinand ve Kraliçe İsabella’nın Katolikliği

seçmesiyle, 1492’de Engisizyonun (Inquisition), toplam 200,000 İspanyol Sefarad

Yahudileri’ni İspanya dışına sürmeleri, onların da önce Portekiz ardından Osman-

lı İmparatorluğu’na (Sultan Beyazıd’ın daveti üzerine) göç etmeleri anımsanması

gereken tarihteki en eski göçlerden biridir. Burada tarafsız olmaya çalışmalı ve

göç konusunu somut verilerle irdelenebilir. Bu bağlamda örneğin yukarıda anı-

lan İsrailoğullarının İspanya dışına gönderilmesi son değildir. Çünkü geçtiğimiz

yıl (2015) içinde İspanya Kralı’nın hükümetinden, İspanya’dan böylece gitmek

zorunda kalan Sefarad ailelerin genç kuşaklarının İspanya’ya geri dönmelerine

ve AB vatandaşı olabilmelerine olanak verecek bir yasayı yürürlüğe koymalarını

istediği not edilmelidir. İspanya Parlamentosu’nun böyle bir yasayı 2015 yılı ilk-

bahar aylarına yürürlüğe koyduğu not edilmelidir.

Mehmet Emir Çağıran, Uluslararası Örgütler 277-78 (Ankara, Turhan Kitabevi

2013)