

TBB Dergisi 2013 (105)
Yusuf Solmaz BALO
309
C. 13-15 Yaş Grubu Çocukların Durumu
Türk hukukunda cezai sorumluluğunun olup olmadığının tespi-
tine ihtiyaç bulunulan yaş grubu, suç tarihinde 12 yaşını doldurmuş
olup da 15 yaşını henüz doldurmamış olan (13-15 yaş grubu) çocuklar-
dır. Bu yaş grubunda bulunan çocukların cezai sorumluluğunun varlı-
ğı veya yokluğu askıdadır. 13-15 yaş grubunda yer alan ve suç şüphesi
altında bulunan çocukların ceza hukuku karşısındaki sorumluluğu-
nun belirlenmesinde, gerçekleştirilen somut haksızlık göz önünde bu-
lundurulacaktır. Bu yaş grubu bakımından idrak ve irade kabiliyetinin
her somut olay bakımından ayrı tetkik edilmesi gereklidir.
Bunun belirlenmesinde, çocuk tarafından gerçekleştirilmiş olan
her somut olayın şartları göz önünde bulundurulacaktır
57
. Bu kapsam-
da çocuğun üzerine atılı suçun türü ve suçun işlendiği tarihteki yaşı
önem taşımaktadır ve belirleme buna göre yapılacaktır
58
. Yoksa soyut
ve genel anlamda sorumluluğun tespiti söz konusu değildir
59
. Ayrıca,
57
Özgenç, Türk Ceza Hukuku,s. 351.
58
13-15 yaş grubunda yer alan çocuk, bazen işlediği fiilin bir haksızlık teşkil et-
tiğinin idrakinde olmakla birlikte, bazı hallerde söz konusu fiili işlemekten
kendini alıkoyma kabiliyetine sahip olamamakta, belirli haksızlıklar açısından
davranışlarını yönlendirme yeteneği zayıflamakta veya tamamen ortadan kalk-
abilmektedir. Ayrıntılı bilgi için bkz. Özgenç, İzzet, “Kusur Yargısı ve Yaş Kü-
çüklüğü”, Fakultatis Decima Anniversaria, M.Ü. Hukuk Fakültesi 10. Yılı Adliye
ve Çocuk Suçluluğu Sempozyumu, Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Yayın
No : 441, s. 263.
59
Konuyla ilgili Temyiz Mahkemesi kararlarında, çoğun üzerine atılı eylemin ve
suç tarihinin belirtilmesi gerektiği, ayrıca, çocuğun fiilinin atılı suçun basit veya
nitelikli hallerinden hangisi olduğu belirtilmek suretiyle sosyal inceleme raporu-
nun alınması gerektiği belirtilmektedir. Yargıtay’ın örnek kararlarının bir kısmı
aşağıya alınmıştır:
“12 yaşını doldurmayan sanığın, suç tarihinde 5237 sayılı TCK’nın 31/2.madde ve
fıkrası kapsamında korku, kaygı veya panik yaratabilecek
tarzda silahla ateş etme
suçunun
hukuki anlam ve sonuçlarını algılama veya davranışlarını yönlendirme
yeteneğinin yeterince gelişip gelişmediği hususunda ceza sorumluluğunu kaldı-
racak bir durumun bulunup bulunmadığını uzman bilirkişiden alınacak rapor ile
saptanıp, sonucuna göre sanığın hukuki durumun tayin ve takdiri gerekirken,
nöroloji uzmanının meskun mahalde silah atma suçundan farik ve mümeyyiz ol-
duğunu belirtir raporuna dayanılarak yazılı biçimde eksik soruşturmayla hüküm
kurulması… (Yargıtay 8.CD 29.01.2008 günlü 2006/9207-2008/624).
“17.03.1991 doğumlu olup, suç tarihinde 15 yaşını bitirmemiş olan sanığın, 5237
sayılı TCY’nın 31/2 ve 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu’nun 11.maddesi uya-
rınca, 03.10.2005 tarihinde işlediği hırsızlık suçunun hukuksal anlam ve sonuç-
larını algılayabilme ve davranışlarını yönlendirme yeteneğinin yeterince gelişip
gelişmediğine ilişkin rapor aldırılmadan, 19.03.2005 tarihinde işlenen otodan
hırsızlık suçuna ilişkin rapor ile yetinilerek, duruşmaya devamla yazılı biçimde
karar verilmesi…(Yargıtay 6.CD, 24.12.2008 günlü 2007/9239-2008/24329).