

Terör Suçları Bağlamında 13-15 Yaş Grubu Çocukların Kusur Yeteneğinin Belirlenmesi
308
Ceza hukukunda aksi ispatlanabilen bir karine, bütün insanların
kusur yeteneğine sahip olduğu karinesidir. Ancak, yaş küçüklüğü gibi
bu karinenin aksinin söz konusu olduğu durumlarda bulunmaktadır.
Yaş küçüklüğü, kişinin fiili nedeniyle kınanabilirliğine dair değer yar-
gısını etkileyen bir haldir
49
. Bu anlamda, yaş küçüklüğünün, kusur
yeteneğini azaltıcı veya tümüyle kaldırıcı etkide bulunmasının sebe-
bi, anlayabilme ve isteyebilme yeteneğinin ancak zamanla ve yaşın
ilerlemesiyle olgunluğa kavuşmasıdır
50
.Çünkü, insanın bedeni, fiziki
gelişimine paralel olarak, toplumda hakim olan değer telakkilerini,
bu telakkilerin bağlantılı olduğu, kaynaklandığı davranış normlarının
anlam muhtevasını idrak etme kabiliyeti
(idrak kabiliyeti)
gelişmektedir.
Kişi ancak belli bir yaştan sonra toplum değer yargılarını öğrenebilme,
bunlardan sonuç çıkarabilme, doğruyu yanlıştan ayırabilme yetkinli-
ğini kazanmaktadır. Bu olgunluğa bağlı olarak da, idrak kabiliyetinin
yanı sıra, ayrıca kişinin davranış normlarının icapları doğrultusunda
hareketlerini yönlendirebilme yeteneği
(irade kabiliyeti)
de gelişmekte-
dir
51
.Bu süreç, kişinin biyo-psikolojik gelişmesine ve yaşadığı çevreye
bağlıdır
52
. Bir anlamda,, algılama ve davranışlarını yönlendirebilme
yeteneğinin özü psikolojik olgunluk ve zihin sağlığıdır
53
.
Kusur yeteneği, kişinin düşünsel açıdan belli bir olgunlukta olma-
sını gerektirmektedir. Bu da yetişkin olma ve akıl hastası olmama ile
paralel olarak gelişir. Bu anlamda, bir kişide kusur yeteneğinin bulu-
nup bulunmadığının belirlenmesinde, belli bir yerde ve zaman dili-
minde geçerli olan sosyal değerler de etkili olmaktadır
54
.
Bu nedenle, yaşı küçük olanların, yetişkinler gibi cezalandırılması,
onların fizyolojik, biyolojik ve psikolojik durumları düşünüldüğünde
adil değildir
55
. Esasen, aksi bir ceza politikasına toplumun onay ver-
mesi de beklenmemelidir
56
.
49
Zafer, Hamide, Ceza Hukuku Genel Hükümler, TCK m. 1-75, Beta Yayınevi, 2.
Bası, s. 307.
50
Dönmezer, Sulhi / Erman, Sahir, Nazarî ve Tatbikî Ceza Hukuku, Genel Kısım, C.
II., s. 158; Özbek, Veli Özer / Kanbur, M. Nihat / Doğan, Koray / Bacaksız, Pınar /
Tepe, İlker, Türk Ceza Hukuku, Genel Hükümler, Seçkin Yayınevi, 2. Baskı, s. 335.
51
Özgenç, Türk Ceza Hukuku,s. 361; Soyaslan, Doğan, Ceza Hukuku, Genel Hü-
kümler, 4. Baskı, Yetkin Yayınları, s. 415.
52
Soyaslan, Ceza Hukuku, s. 416.
53
Soyaslan, s. 411.
54
Centel, Nur / Zafer, Hamide / Çakmut, Özlem, Türk Ceza Hukukuna Giriş, Beta
yayınları, 7. Bası, s. 352.
55
Zafer, Hamide, Ceza Hukuku Genel Hükümler, s. 307.
56
Soyaslan, s. 411.