

Anonim Şirketlerde Esas Sermaye Artırımında Pay Sahiplerinin Hakları
14
planladığı kaynağın, öncelikle mevcut payların ödenmeyen borçların-
dan elde edilmesi amaçlanmaktadır. Eski kanundan farklı olarak söz
konusu maddenin devamında sermayeye oranla önemli sayılmayan
tutarların ödenmemiş olması sermaye artırımını engellemeyeceği ifade
edilmiştir. Bu şekilde taahhüt edilen sermayenin tamamının ödenmiş
olmasının gerekip gerekmediği konusundaki tartışmaya
7
da açıklık
getirilmiş olmaktadır. Ödenmemiş sermaye tutarının hangi orandan
itibaren önemli sayılacağı sorusu ise, somut olayın özelliklerinin göz
önünde bulundurulacağı yargı içtihatları ile cevaplandırılabilecek bir
konu olacaktır. İç kaynaklardan sermaye artırımı durumunda, taahhüt
edilen sermayenin ödenmesi ön şart olarak değerlendirilemez. Esas
sermayenin ödenmiş olması şartı aynı zamanda taahhüt edilen nakdi,
ayni ve diğer hakların tamamını kapsamaktadır.
II. Bilançoda Sermayeye Eklenmesine Mevzuatın İzin Verdiği
Fonların Bulunmaması
Anonim şirketlerde esas sermayenin sermaye taahhüt edilmesi
yoluyla artırılabilmesi, bilançoda sermayeye eklenmesine mevzuatın
izin verdiği fonların bulunması hâlinde ancak bu fonların sermayeye
dönüştürülmesiyle mümkündür, TTK m.462/III. Madde gerekçesinde
düzenlemenin amacının pay sahiplerinin haklarının korunması oldu-
ğu, bu nedenle istisnasının olmadığı ve hiçbir şekilde bertaraf edileme-
yecek emredici bir kural olduğu ifade edilmektedir. Emredici nitelikte-
ki bu kurala aykırılığın hukuki sonucu butlandır.
Uygulamada bazı şirketlerin, bilânçoda sermayeye eklenebilecek
bir fon mevcutken veya böyle bir fonun hesaplanıp bilânçoya konul-
ması yolu açıkken, önce nakdî sermaye artırımı yaparak ve çoğu kez
bunun miktarını yüksek tutarak, artırıma bazı pay sahiplerinin katıla-
mamalarından diğer bir grup pay sahibine yarar sağladıkları görülme-
si nedeniyle TTK m.462/III’deki düzenlemeye ihtiyaç duyulmuştur.
Düzenleme ile doktrindeki hâkim görüş ve Yargıtay içtihatları kanun-
laştırılmıştır.
8
7
Sermaye payının tamamen ödenmediği durumlarda sermaye artırımı yapılama-
yacağını ileri süren görüşe karşın, ödememe konusunda gerekli girişimlerde bu-
lunulmasını sermaye artırımı için yeterli sayan diğer bir görüş de bulunmaktadır.
Detaylar için bkz. Tekinalp (Poroy/Çamoğlu),
Ortaklıklar,
N.1384.
8
TTK m.462/III madde gerekçesi.