

Tazminat Hükmünün Değiştirilmesi Amacıyla Açılan Davanın Yargılama Hukukundaki Yeri
314
GİRİŞ
Tazminat hükmünün değiştirilmesi amacıyla açılan davanın
yargılama hukukundaki yerini tespit ederken öncelikle Borçlar
Kanunu’nun 75’inci maddesinde yer alan düzenleme bize yardımcı
olacaktır. Bu bağlamda madde hükmü değerlendirildiği zaman bir
zararın varlığı ve zararın tespit edilmesinde yaşanan zorluklar karşı-
mıza çıkmaktadır.
Hakimin zararı belirlemesi tazminatı da belirlemesine imkan sağ-
layacaktır. Bu nedenle zararın belirlenmesi çok büyük önem taşır. An-
cak zararın belirlenmesi her zaman kolay olmaz. Bazı hallerde hükmün
temelini oluşturan vakıalar hükmün verilmesinden sonra değişebilir.
Bu ise hükmün daha sonraki koşullara uymaması sonucunu doğurur.
Bu tür değişikliklerin olabileceği hallerde değişiklik davası açılması
kabul edilerek verilen hükmün değişen koşullara göre tekrar gözden
geçirilmesi ve yeni koşullara göre yeni bir hüküm verilmesi sağlanır.
Karar verme sırasında zararın tam olarak belirlenemiyor olması
değişiklik davasının açılmasına imkan sağlamaktadır. Ancak bu du-
rum belirsiz alacak davası ile kısmi dava arasında değişiklik davası-
nın bir benzerlik mi olduğu veya bu davaların bir alt çeşidi mi olduğu
sorusunu gündeme getirebilir. Bu bağlamda çalışmamızda değişiklik
davasının belirsiz alacak davası ve kısmi dava karşısındaki yeri belir-
lenmeye çalışılmış ve aralarındaki benzerlikler ve farklılıklar ortaya
konulmuştur.
Kesin bir hükmün varlığına rağmen açılabilen bir dava olması se-
bebiyle değişiklik davası çalışılması gereken bir dava olarak doktrinde
yer almaktadır. Bu özelliği sebebiyle yargılamadaki yerinin belirlen-
mesi de çalışmamızın önemli bir kısmını oluşturacaktır.
1. ZARARIN BELİRLENMESİ
Tazminat davasında önemli noktalardan biri zararın miktarının
belirlenebilmesidir. Çünkü zarar tazminatın üst sınırını oluşturmak-
tadır. Ancak burada kastedilen tazminatın zarara eşit olması değildir.
Zarar ancak tazminatın üst sınırının belirlenmesinde yol gösterici ko-
numdadır.