

Başkan’dan
15
ilişkin bilgi ve belgelerin izinsiz yayınlanmasının üç yıldan dokuz yıla
kadar cezalandırılan bir suç haline getirilmesi ve yayın sahiplerinin de
sorumlu tutulması, kapsamı tamamen belirsiz olan bu suç nedeniyle
mecburi otosansür uygulamasına sebebiyet verecektir.
Bu süreçte, Hâkimler ve Savcılar Kanunu’nda değişiklik yapılarak,
özellikle Teftiş Kurulu’nun dolaylı olarak Adalet Bakanı’na bağlan-
ması, yargı bağımsızlığıyla asla bağdaşmamıştır. Söz konusu değişik-
lik, 2010 Anayasa değişikliği referandumunda evet kampanyası yürü-
tülürken öne sürülen temel gerekçelere de açıkça aykırıdır. Anayasa
Mahkemesi’nin bu konuda verdiği iptal kararı yerindedir.
2010 referandumu öncesi Hâkimler ve Savcılar Kurulu’nun yapı-
lanması yanlıştır. Kapalı devre çalışan, ilk derece hâkim ve savcılarını
dışlayan, demokratik meşruiyet sağlamayan bir yapıdır. 2010 sonrası
oluşan yapı da maalesef bağımsızlığı ve tarafsızlığı sağlayamamıştır.
Şimdi, bağımsız, tarafsız, adil yargılama yapmayı içine sindirmiş, gü-
venilir ve hesap verebilir bir yargıyı el birliğiyle oluşturma zamanıdır.
Bu amaçla, anılan kurulu, hâkimler ve savcılar açısından iki ayrı ku-
rula dönüştüren, yüksek yargının ve ilk derece yargısı mensuplarının
seçtiği üye sayılarını dengeleyen, seçimlerin demokratik şekilde ya-
pılmasını sağlayan, aynı zamanda Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin
de nitelikli çoğunlukla kurullara üye seçmesini öngören, savunmanın
yargının kurucu unsuru olduğu hususunu pekiştirmek üzere Türkiye
Barolar Birliği’nin de birer üye seçmesini düzenleyen önerimiz, Ada-
let Bakanlığı’na ve Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde grubu olan bü-
tün siyasi partilere sunulmuştur. Bahsettiğim somut öneri, Venedik
Komisyonu’nun raporlarına, Avrupa Konseyi direktiflerine ve Kopen-
hag ölçütlerine uygun hazırlanmış, yapıcı bir öneridir. Ne yazık ki bu
önerimizle ilgili herhangi bir değerlendirme hiçbir siyasi partiden şu
ana kadar gelmiş değildir.
Son olarak huzurlarınızda, devlet içinde ve özellikle yargı ile em-
niyet teşkilatında bulunduğu iddia edilen gayrimeşru yapılanmalara
ilişkin inceleme yapmak, durum tespitlerinde bulunmak ve çözümler
geliştirmek üzere yasama organının meclis araştırması başlatmasını
öneriyoruz. Böyle bir meclis araştırmasında herkes tabiri caizse ete-
ğindeki taşları dökebilecek ve pek çok konu açıklığa kavuşabilecek-
tir. Türkiye Barolar Birliği olarak, kesin hükümle neticelenmiş Balyoz
davasını özellikle sahte deliller açısından inceleyen raporumuzu ha-