Background Image
Previous Page  435 / 497 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 435 / 497 Next Page
Page Background

İtirazın İptali Davası-Tahsil Davası

434

-“Ödeme emrinin tebliği üzerine sadece faiz ve masraflara itiraz edi-

lip asıl borcun ödenmesi halinde, asıl borç hakkında itirazın iptali davası

açılamayacağını”

395

-“İcra mahkemelerinin vermiş olduğu kararların genel mahkemeler yö-

nünden kesin hüküm teşkil etmediğini”

396

-“Ancak temyiz iradesini yansıtan dilekçenin temyiz dilekçesi olarak kabul

edileceğini”

397

-“Alacağın dayanağını oluşturan yabancı mahkeme kararının tenfiz ko-

şulları oluştuktan sonra takip konusu yapılabileceğini”

398

-“Hukuki yarar”la ilgili olarak;

-“Takibe itiraz, süresinde yapılmadığı için, icra takibi kesinleşmiş oldu-

ğundan, davacı-alacaklının davalıya karşı itirazın iptali davası açmakta huku-

ki yararı yoktur. Borçlu hakkında açılan davanın ‘hukuki yarar yokluğu’ nede-

niyle reddine karar verilmesi gerekirken, kabulüne karar verilmesinin bozmayı

gerektireceğini”

399

-“İtirazın iptali davası açılabilmesi için, öncelikle geçerli bir icra takibi

yapılması ve yapılan icra takibine itiraz edilmesinin dava şartı olduğunu; tem-

yize konu davada yetkili icra dairesinde davalıya ödeme emri gönderilmediği

gibi, yapılmış bir itiraz da bulunmadığından ‘dava şartı yokluğu’ nedeni ile

davanın reddine karar verilmesi gerekeceğini”

400

-“Süresinden sonra yapılan itiraz icra takibini durdurmayacağından ve

somut olay bakımından süresinde yapılmış bir itirazdan söz edilemeyeceği için

dava konusu icra takibi kesinleşmiştir. Dava şartlarının re’sen gözetilmesi ge-

rektiğinden, somut olayda da dava şartı oluşmadığından, başka bir anlatımla

kesinleşmiş icra takibine karşı dava açılmasında hukuki yarar bulunmadığın-

dan, davanın bu nedenle reddi gerekirken, işin esasına girilerek yazılı şekilde

hüküm kurulmasının bozmayı gerektireceğini”

401

-“Kesinleşen icra takibine karşı itirazın iptali davası açılmasında ‘hukuki

yarar’ bulunmamaktadır. İtirazın iptali davası açılabilmesinin koşullarından

biri; borçlunun aleyhindeki ilamsız takibe, ödeme emrinin tebliğinden itibaren

395

Bknz: HGK. 24.9.2003 T. 3-476/516

396

Bknz: 13. HD. 16.9.2003 T. 9181/10129; 6. HD. 1.3.1999 T. 1342/1570

397

Bknz: 19. HD 4.7.2003 T. 2002-4552/7400

398

Bknz: 19. HD. 27.6.2003 T. 2002-3986/6973

399

Bknz: 19. HD. 15.10.2012 T. 8704/15084

400

Bknz: 19. HD. 11.10.2012 T. 8241/14908

401

Bknz: 19. HD. 17.09.2012 T. 6460/13029