

TBB Dergisi 2016 (126)
Ufuk YEŞİL
15
gerek bireysel hayatlarında gerekse sosyal ve toplumsal ilişkilerinde
dini inançlarını gerektirdiği şekilde yaşama ve davranma özgürlüğü-
nü içerir. Çünkü din ve vicdan özgürlüğü yalnızca bireylerin inançla-
rının ve vicdani kanaatlerinin güvence altına alınmasıyla gerçekleş-
mez.
13
Dinin gerekleri, bireysel ve toplu ibadetler ile dini ayinlerden
oluşur ve din-vicdan özgürlüğünün inananlara sağladığı koruma, iba-
det ve ayinlerini kamu önünde yapılabilmelerini de kapsar.
14
C. DİNİ İNANCI BAŞKALARINA TELKİN VE TEBLİĞ ETME
ÖZGÜRLÜĞÜ
Bir kişinin korkutma ya da zorlama olmadan ve diğer kişinin dü-
şünce özgürlüğüne saygılı davranarak, kendi dinî inancını başka bir
kişiye tebliğ ve telkinde bulunması da din ve vicdan özgürlüğünün
kapsamındadır.
15
Herhangi bir dini inancın yayılması amacına matuf yürütülen
propaganda faaliyetlerinin yasaklanması, engellenmesi veya cezai
müeyyideye tabi tutulması din ve vicdan özgürlüğüne aykırıdır.
16
Av-
rupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) 9. madde ile ilgili Yunanistan’a
karşı verdiği Kokkinakis kararında dini telkinin
“ikna”
etme hakkını
da kapsadığını belirtmiştir.
17
13
Erdoğan, Vicdan, s. 25.
14
Öktem, s. 334.
15
Şennur Ağırbaşlı, “Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi Çerçevesinde Din ve Vicdan
Özgürlüğü”,
Türkiye Barolar Birliği Dergisi,
Sayı.101, Ankara 2012, s. 91.
16
Zühtü Arslan, Anayasa Teorisi, Seçkin Yayınları, Ankara 2005, s. 112, (“Teori”).
17
AİHM bu kararında; “Yüzyıllar süren bir mücadele sonunda, büyük bedellerle
kazanılan ve demokratik toplumun ayrılmaz bir unsuru olan çoğulculuk da bu
özgürlüğe dayanmaktadır. Din özgürlüğü öncelikle bir kişisel vicdan meselesi
ise de, aynı zamanda, başka şeylerin yanı sıra, “inancını açıklama” özgürlüğünü
de ifade etmektedir. Sözlü ve yazılı şahadet, dini inançların varlığıyla bağlıdır.
9. maddeye göre, kişinin dinini açıklama özgürlüğü yalnızca topluluk içerisin-
de başkalarıyla birlikte, “kamusal alanda” ve aynı inancı paylaşan kişiler arasın-
da uygulanabilir nitelikte olmakla kalmayıp, aynı zamanda “tek başına” veya
“özel tarzda” da beyan edilebilmektedir. Dahası, prensip olarak, kişinin örneğin
“öğretim” yoluyla komşusunu ikna etmeye çalışma hakkını da kapsamaktadır;
zira bu hakkın bulunmaması durumunda 9. maddede kutsallaştırılan, “kişinin
dinini veya inancını değiştirme özgürlüğü” hükümsüz hale gelecektir” demiş-
tir. AİHM Kokkinakis/Yunanistan kararı, Başvuru No: 14307/88, http://hudoc.
echr.coe.int/sites/tur/Pages/search.aspx#{“fulltext”:[“14307/88”],”documentco
llectionid2”:[“GRANDCHAMBER”,”CHAMBER”,”DECCOMMISSION”],”item
id”:[“001-62384”] }, (Erişim) 10.3.2016.