

95
TBB Dergisi 2017 (128)
Gökhan Yaşar DURAN
B. MADDİ UNSUR
1. Genel Olarak
1111 sayılı Kanun’un yukarıda açıklanan 89/4(b) bent hükmündeki
açıklamaya göre, saklı kabahatinin oluşabilmesi için üç unsurun bir-
likte aranması gerekmektedir. Bu unsurlar; yükümlünün yirmi yaşına
girmiş olduğu halde kendisini nüfus kütüğüne geçirtmemesi, birlikte
askerlik muayenesine tabi oldukları doğumluların yurt genelinde nor-
mal sevk yılı içindeki son kafilesi gönderildikten sonra yakalanması/
kendiliğinden gelmesi ve yükümlünün bu eylemlerinde kabul edilebi-
lir bir mazereti olmamasıdır.
49
Şimdi bu unsurlar incelenecektir.
2. Yirmi Yaşına Girmiş Olduğu Halde Kendisini Nüfus
Kütüğüne Geçirtmemek
1111 sayılı Kanun’un 12’nci maddesine göre saklı, ‘
yirmi yaşlarına
girmiş oldukları halde isimlerini nüfus kütüğüne geçirmemiş bulunanlar
’ ola-
rak tanımlanmaktadır. Bu hükme göre, yükümlünün, kanun gereği
askere alınacağı yaş olan 19’ncu yaşını tamamlayıp 20’nci yaşından
gün almaya başladığı ilk güne kadar ismini nüfus ve asker alma kütü-
ğüne kaydettirmiş olması gerekmektedir. Bu kişilerden ele geçenlerin
yaşları saptanarak nüfus kütüğüne kayıtları sağlanacaktır.
50
Kabahatler Kanunu’na göre, kabahat türü davranışlar kabahatli-
nin icraî veya ihmali davranışlarıyla işlenebilen türden haksızlıklar-
dır. İhmali davranışla işlenmiş kabahatin varlığı için kişi açısından
belli bir icraî davranışta bulunma hususunda hukukî yükümlülüğün
varlığı gereklidir (5326 SK. m.7).
‘Kendisini nüfus kütüğüne geçirmesi’
gibi icrai bir davranışta bulunma konusunda
1111 sayılı Kanun’daki
49
Çelik, s.51; Koç, s.365.
50
Çelik, s.51; ‘Bu kayıtların ne şekilde yapılacağı konusunda 5490 sayılı Kanun’un
16’ncı maddesine göre hareket edilmelidir. Nüfus Hizmetleri Kanunu’nun 16’ncı
maddesinde, aynı Kanun’un 15’nci maddesindeki bildirim süreleri geçirildikten
sonra bildirilen altı yaşını bitirmemiş olan çocukların doğum tarihinin tespitinde
beyanın esas alınacağı, altı yaşını doldurmuş olanların ise nüfus müdürlüğüne ge-
tirilerek resmî sağlık kuruluşunca yaşının tespit edileceği belirtilmiştir… 5490 sayılı
Nüfus Hizmetleri Kanunu’nun 15 inci maddesi gereğince sağ olarak dünyaya gelen
her çocuğun, doğumdan itibaren Türkiye›de otuz gün içinde nüfus müdürlüğüne,
yurt dışında ise altmış gün içinde dış temsilciliğe bildirilmesi zorunludur. Söz ko-
nusu hüküm emredici niteliktedir. Buna rağmen, ülkemizin bazı bölgelerinde halen
nüfus kütüğüne kaydı yaptırılmamış kişiler bulunabilmektedir. Bu kişiler, çoğu za-
man uzun süre nüfus kütüğüne kaydı olmaksızın yaşamaktadır’ (Çelik, s.48).