

38
İnsanlığa Karşı Suçlar ve Soykırım Suçu Kapsamındaki Cinsel Şiddet Fiilleri
Buna karşılık bu uluslararası metnin yine uluslararası organlar aracılı-
ğıyla pratiğe geçirilmesi zaman almıştır. Uluslararası mahkemelerden
önce ulusal mahkemeler söz konusu sözleşmeyi yargılamalarına ze-
min olarak kabul etmiştir. Örneğin, Nazi savaş suçlusu
Adolf Eichmann
’ı
yargılayan Kudüs Bölge Mahkemesi, Soykırım Sözleşmesi’ne atıf yap-
mıştır.
124
Mahkeme, soykırım suçunun ağırlığı sebebiyle evrensel yetki
kapsamına girdiğini belirtmiş ve bu yetkiyi de Soykırım Sözleşmesi’ne
dayandırmıştır.
125
Soykırım suçlularının uluslararası bir mahkeme tarafından yargı-
lanması fikri ancak
ad hoc
mahkemelerin kurulması ile gerçeğe dönüşe-
bildi. Gerek RUCM, gerekse EYUCM Soykırım Sözleşmesi’nde benim-
senen soykırım tanımını aynı şekilde statülerinde kabul etmişlerdir.
126
Her iki mahkeme de soykırım suçundan pek çok mahkûmiyet hükmü
kurmuştur. Bu mahkûmiyetlerden ön plana çıkan da hiç şüphesiz
Aka-
yesu
davasıdır. Bu davayı önemli kılan ilk kez bir uluslararası mah-
keme tarafından soykırım suçundan hüküm kurulmuş olmasıdır.
127
Ayrıca bu dönemde Ruanda eski başbakanı
Jean Kambanda
da soykırım
suçundan mahkûm olmuştur.
128
Yine EYUCM da ilk kez 2001 yılında
soykırım suçundan mahkûmiyete karar vermiştir.
129
Son olarak UCM’ne de değinmekte fayda görüyoruz. Uluslararası
barışa yönelik ağır insan hakları ihlallerini yargılama amacı güden bir
mahkemenin soykırım suçunu görev alanına dâhil etmemesi düşü-
nülemezdi. Roma Statüsü’nün 6. maddesi soykırım suçuna ilişkindir.
124
Yahudi Soykırımının önemli isimlerinden birisi olan Adolf Eichmann
,
İsrail gizli
servisi tarafından Arjantin’den kaçırılarak İsrail’e getirildi. Yargılama usule iliş-
kin önemli tartışmalar yarattı. Öncelikle Eichmann’ın başka bir ülkeden kaçırıla-
rak getirilmesi yetki tartışmalarına neden oldu. Yine Eichmann’ın 1945 yılı önce-
sinde işlediği suçlar nedeniyle yargılanması zaman bakımından yetki tartışmaları
yarattı. Zira o dönemde İsrail Devleti dahi kurulmamıştı. Tüm bu tartışmalarla
ilgili bkz. Hans W. Baade, “The Eichmann Trial: Some Legal Aspects”,
Duke Law
Journal
, 1961, s. 401 vd.
125
Prosecution v. Eichmann, Case No: 40/61, Judgment, 1963, para. 25.
126
Eski Yugoslavya Uluslararası Ceza Mahkemesi Statüsü, mad. 4; Ruanda Uluslara-
rası Ceza Mahkemesi Statüsü, mad. 2.
127
Cryer/Friman/Robinson/Wilmshurst, s. 205.
128
Prosecutor v. Jean Kambanda. Bu mahkûmiyet siyasi tarih açısından da önem ta-
şımaktadır. Zira eski başbakan savcılık makamıyla anlaşma yoluna giderek soykı-
rım suçunu kabul etmiştir. Bu sebeple soykırım, dönemin yöneticileri tarafından
da kabul edilerek kayıt altına alınmıştır.
129
Prosecutor v. Krstic, Case No: IT-98-33-T, Judgement, 02.08.2001, para. 727.