

341
TBB Dergisi 2017 (131)
M. Gökhan TÜRE / Oğuzhan TÜRE
sorumluluğuna yol açmaz. Bununla birlikte diğer hekimler, kusurlu
olarak yetkilerini aşmaları durumunda hukuki ve cezai yaptırımlarla
karşılaşacaklardır.
156
SONUÇ
Hekimlik mesleğinin sosyal karşılığı, hekimin bir birey olarak sa-
hip olduğu temel hak ve özgürlüklerin yok sayılmasını gerektirmez.
Buna karşılık hekimlere mutlak bir hasta seçme hakkı verilmesi, top-
lumsal mahva yol açar. Dolayısıyla önemli olan, mesleğin sosyal de-
ğerleri ile hekimin hakları arasında hassas bir dengenin kurulması-
dır. Bu açıdan hekimin hizmetten çekilmesinin mümkün olduğunun,
ancak bu hakkın, hastanın sahip olduğu hekim seçme özgürlüğü ile
karşılaştırıldığında oldukça sınırlı bir alanda varlığını sürdürdüğünün
kabul edilmesi gerekir.
Hukukumuzda hekime hizmetten çekilme hakkı veren sebepler;
mesleki nedenler, şahsi nedenler, konsültasyona dayanan nedenler ve
şiddet olaylarına dayanan nedenler olmak üzere dört tanedir.
Mesleki nedenlere dayanan hizmetten çekilmelerde, hekim hasta-
ya tedavi uygulama noktasında gerek bilgi ve deneyim gerekse tıbbi
teçhizat bakımından eksiklik yaşamakta; hastaya tedavi uygulaması
hastanın aleyhine sonuç doğurma ihtimali taşımaktadır. Ayrıca heki-
min tedavi seçme özgürlüğü bağlamında hastanın istediği bir tedaviyi
uygulamak zorunda bırakılması da mümkün değildir. Şahsi nedenle-
re dayanan hizmetten çekilmelerde, mesleki dezavantaja sahip olma-
yan hekim, iç (his) dünyasında yaşattığı nedenler dolayısıyla hastaya
standart tıp tedavisi uygulayamayacak durumdadır. Buradaki neden-
ler hekimin mesleği açısından taşıması gereken objektifliği kaybetme-
sine yol açmaktadır. Bu kapsamda hekimin kendisine karşı ağır bir
suç işlemiş ya da tam aksine çok sevdiği bir kimseye oldukça riskli bir
ameliyatı uygulamaktan veya kendisi ve toplum için zarar doğurma
ihtimali ola bulaşıcı hastalıklardan yahut vicdani kanaatlerine aykırı
tedavileri yapmaktan kaçınabilmektedir.
156
Eren, s. 602.