

36
Ötanazi Hakkına Dair Genel Bir Değerlendirme
bul etmemektedir. İntihar eden kişinin cesedi, katillerin ve toplumdan
dışlanmış kişilerinki gibi cenaze merasimi yapılmaksızın ayrı bir yere
gömülmektedir.
Hristiyanlık dininin ilk dönemlerinde, Hristiyanlar arasında in-
tihar oldukça yaygındı. İlk olarak St. Augustin intiharı Hristiyanlık
inancındaki 10 emirden altıncısı olan
“öldürmeyeceksin
” emrine, karşı
bir hareket olarak görmüş ve intiharın her çeşidini günah sayarak ci-
nayetle eşdeğer olduğunu bildirmiştir. Bu yaklaşım etkisini Hıristiyan
dünyasında uzunca bir süre korumuş ve Ortaçağ’da intihar edenler in-
sanlık dışı muamelelere uğramışlardır. Örneğin intihar edenleri sürük-
leyerek bir odun yığınında yakıp veya bir fıçıya koyarak nehre atmak
bir adet halini almıştır. Gene 1789 devrimden sonra Fransa’da intihar
edenlerin bir kalbur üzerinde ata bağlanıp sürüklenmesi, mezarlığa
gömülmemesi ve hatta bütün ailesinin bu olaydan sorumlu tutulması,
İngiltere’de ise o dönemlerde, intihar edenlerin vücutlarından kazıklar
geçirilerek bir yola gömülmesi, intihara bakışı açıkça yansıtmaktadır.
Kilisenin baskısının azalması ile daha sonraları bu tür uygulamalar ya-
vaş yavaş kalkmıştır. 325 yılında Roma İmparatorluğu’nun resmi dini-
nin Hristiyanlık olarak ilan edilmesiyle birlikte intihar “katl” ile aynı
görülmüştür. Bugün Katolikler’de, intihar edenler Katolik mezarına
gömülmez ve cenazesinde rahip bulunmaz.
4
Protestan mezhebinin ortaya çıkması ile intihar oranlarında bir
artış görülmüştür. Rönesans dönemindeki bu artışı, o dönemin dü-
şünürleri en önemli sorunlardan biri olarak görmüşlerdir. J. Dumas
ve M. Montaigne, kendi dönemlerinde intiharın bütün Hristiyanlık
âleminde yayıldığını ve artış gösterdiğini belirtmişlerdir. İntihar oran-
larındaki bu artış günümüze kadar gelerek, bugün batı toplumlarında
en önemli toplumsal sorunlar arasında yer almıştır.
İslamiyet’in de intihara bakış açısı diğer tek tanrılı dinlerden fark-
lı değildir; hatta İslamiyet’te intiharın, başkasını öldürmekten daha
büyük bir günah olduğu belirtilmiştir. Susuzluk, açlık gibi nedenlerle
olanlar dışında intihar edenlere, cenaze namazı kılınmaması gibi bir
yaptırım da uygulanmaktadır. Cinayet işleyen ve idam edilenlerin
dahi cenaze namazlarının kılınması, İslam dininin intihar karşısındaki
4
Hamdi Kalyoncu, Ölümsüzlük ihtiyacı, Boğaziçi Yayınları, İstanbul, 2011