Previous Page  291 / 685 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 291 / 685 Next Page
Page Background

290

Üreme Hakkına İlişkin Tıbbi Müdahalelerde Rıza

gebe kadının ruh sağlığına dair tehlikelere ilişkin bir düzenleme yapıl-

mamıştır. Buna karşılık Alman ve İsviçre Ceza Kanunu hükümlerin-

de kadının psikolojik sağlığı da gebeliğin sonlandırılmasında, gebelik

süresinin sınırı olmaksızın hekimin gerekli görmesi halinde olanaklı

olduğu kabul edilmiştir.

39

Dava konusu olayda, davacı annenin karnındaki çocukta bulu-

nan anomalilerin ikili ve üçlü testler ile tespit edilemeyeceği, bu tür

anomalilerin gebeliğin 18-24 haftaları arasında görülmesinin beklen-

diği, gebe davacı Zeynep Yeniçeri’nin davalı hastane diğer davalı

doktor tarafından muayene edilip ultrasonografik tetkiklerin yapıl-

dığı tarihlerdeki gebelik süresi dikkate alındığında, çocukta var olan

anomalinin görülmesi gerekmesine rağmen davalı doktorun bu ano-

maliyi tespit edemediği ve bu haliyle tıp kurallarına aykırı davra-

nıldığı dosya kapsamından ve alınan Adli Tıp Kurumu raporundan

anlaşılmaktadır. Hal böyle olmakla beraber durumun tespit edilmesi

gereken tarih ve bebekte var olan fiziksel eksikliklerin 2857 sayılı Nü-

fus Planlaması Hakkında Kanun’un 5. maddesiyle hükme bağlanan

gebeliğin sona erdirilmesi (kürtaj-tahliye) için gerekli koşullara sahip

olup olmadığının kesin bir şekilde tespit edilmesi gerekir. Anılan ka-

nun gebeliğin onuncu haftasına kadar istek üzerine kürtaj (tahliye)

yapılabileceği, gebelik süresinin on haftadan fazla olması halinde ise

gebeliğin annenin hayatını tehdit etmesi veya edeceği veya doğacak

çocuk ile onu takip edecek nesiller için ağır maluliyete neden olaca-

ğı hallerde doğum ve kadın hastalıkları uzmanı ve ilgili daldan bir

uzmanın objektif bulgulara dayanan gerekli raporları ile kürtaj ya-

pılabileceği hükme bağlanmış olup, bu hususun tespiti ise tamamen

teknik bir konu olduğundan, hekimlik mesleğinin gerektirdiği bilgi

ve birikim ile tespiti mümkün olmadığından bu hususta konusunda

uzman bilirkişiden rapor alınması zorunludur. Yargıtay en son uy-

gulamasında bu yönlere titizlikle özen gösterilmesini vurgulamıştır.

Bu karara

40

göre:

“Dava konusu olayda, davalı doktorun kendisine müracaat ve ult-

rasonografik muayene de dâhil muayene edildiği tarihte davacı anne-

39

Emel Badur, a.g.e., s.214

40

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi’nin 22.03.2017 tarih ve 2015/38727 Esas, 2017/3509

Karar sayılı kararı