

TBB Dergisi 2011 (97)
Mehmet BULUT
103
da bu tutara ekleyerek en geç Kurumca belirlenecek günün sonuna
kadar Kuruma öder.
Yargıtay 21. Hukuk Dairesi’nin, 2006/3797 esas ve 2006/13179
karar sayılı 27.11.2006 günlü kararına konu olayda; Gaziantep
İş Mahkemesi’nin Yargıtay tarafından onanan kararıyla, işçinin
15.04.1989-30.9.1997 tarihleri arasındaki 5 yıl 5 ay 15 günlük (top-
lam 1.965 gün) sigortalı çalışmalarının tespitine karar verildiği, da-
vacının 22.04.2003 tarihli dilekçe ve mahkeme kararı ile tespiti yapı-
lan sürenin sigortalılık süresine eklenmesini talep ettiği, kurumun
işverenden primlerin tahsili için gerekli işlemleri yaptığı, ancak
tahsilini sağlayamadığını belirtip, mahkeme kararı ile tespit edilen
süreye ait primler işverence ödenmediğinden emeklilik için gere-
ken süreye dahil edilmeyeceğini, işveren primlerini işçi tarafından
ödenmesi gerektiğini bildirmiştir. İşçi de bunun üzerine yeniden İş
Mahkemesi’ne gitmiştir. Davacı işçi, yaşlılık aylığına hak kazandığı-
nın tespitini istemiş, mahkeme ise sigortalı çalışmalarından bir kıs-
mının hizmet tespiti davası yoluyla elde edildiğini ve bu hizmetlere
ilişkin primlerin işveren tarafından Kurum’a yatırılmadığını, prim-
leri tahsil edilemeyen sürenin sigortalılık süresine eklenemeyeceği-
ni, dolayısıyla prim ödeme gün sayısı koşulunun oluşmadığı gerek-
çesiyle istemi reddetmiştir. Mahkemenin reddetmesi üzerine işçinin
talebiyle temyize gidilmiştir.
Yargıtay 21. Hukuk Dairesi yukarıda belirtilen kararında
“506 sa-
yılı Yasa’nın 79/10. maddesinde “yönetmelikle tespit edilen belgeleri işveren
tarafından verilmeyen veya çalıştıkları Kurum’ca tespit edilmeyen sigortalı-
ların çalışmalarını, hizmetlerinin geçtiği yılın sonundan başlayarak beş yıl
içerisinde mahkemeye başvurarak alacakları ilam ile ispatlayabilirlerse, bunla-
rın mahkeme kararında belirtilen aylık kazanç toplamları ile prim ödeme gün
sayılarının nazara alınacağı” belirtilmiştir. Yasa’da başka bir koşul öngörül-
memiş olup, prim borçlarının ödenmesinden işverenler sorumlu olduğuna,
ödenmeyen primlerin tahsil ve takibinden de kurum yetkili ve görevli bulun-
duğuna göre, Yasa’nın öngördüğü şekilde çalışmaları bildirmeyen işveren
ve çalışmayı tespit etmeyen kurumun bu davranışlarının sonucu sigortalıya
yüklenmemelidir. Aksi bir düşünce sigortalının hiçbir zaman yaşlılık aylığına
ulaşamaması gibi bir sonucu da doğurabilir, bu da sosyal güvenlik ilkeleri ile
bağdaşmaz.”
diyerek mahkemenin verdiği kararı bozmuştur.