

Türk Hukuk Sisteminde Hizmet Sözleşmesi Gereği Açılan Hizmet Tespit Davaları
104
Yine Yargıtay’ın bir kararına göre prim borcunun ödenip ödenme-
diğine bakılmaksızın hizmet tespitiyle kazanılan gün sayısının, hizmet
tespitinin kesinleşmesinden sonra Kurum yönünden bağlayıcılık ka-
zanması söz konusudur
12
.
5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun
“prim ödeme yükümlüsü”
başlıklı 87. maddesinin birinci fıkrasının
(a) bendinde; bu Kanun’un uygulanmasında kısa ve uzun vadeli sigor-
ta kolları ile genel sağlık sigortası ve isteğe bağlı sigorta bakımından 4.
maddenin birinci fıkrasının (a) ve (c) bentlerine ve 5. maddenin (a) ben-
dine tabi olanlar için bunların işverenlerinin prim ödeme yükümlüsü
olduğu hüküm atına alınarak mevcut hükümler aynen korunmuştur.
Yani, hizmet akdine tabi olanlar ile kamu kurum ve kuruluşlarında ça-
lışan işçilerin primlerinin ödenmesi konusunda mevcut uygulamada
olduğu gibi sigortalılara bir yükümlülük getirilmemiş, bu yükümlü-
lük tamamen işverene verilmiştir.
Sosyal Güvenlik Kurumu’nun alacaklarının takip ve tahsiline iliş-
kin düzenlemeler, genel itibariyle 5510 sayılı Kanun’un 88. maddesin-
de ve söz konusu maddeye istinaden çıkartılmış olan Sosyal Güvenlik
Kurumunca 6183 Sayılı Kanuna Göre Kullanılacak Yetkilere İlişkin Yö-
netmelikte yer almaktadır. Ayrıca 4447 sayılı Kanun uyarınca işsizlik
sigortasına ilişkin ödenmesi gereken primlerin tahsili Sosyal Güvenlik
Kurumu tarafından aynı doğrultuda yapılmaktadır.
5510 sayılı Kanun’un 88. maddesinin 15. fıkrası gereğince, Kuru-
mun süresi içinde ödenmeyen prim ve diğer alacaklarının tahsilinde,
6183 sayılı Kanunun 51, 102 ve 106. maddeleri hariç, diğer maddeleri
uygulanır. 6183 sayılı Kanun’da yer alan kamu alacaklarını koruma
yöntemleri Sosyal Güvenlik Kurumu’nun alacaklarının korunması
açısından da kullanılmaktadır. Ancak, 6183 sayılı Kanun’da belirtilen
yetki ve usule yönelik bir takım düzenlemeler için yönetmelik ile bir
takım uyarlamalar yapılması yoluna gidilmiştir. Bu doğrultuda 6183
sayılı Kanun’da bahsedilen koruma yöntemlerinin sosyal güvenliğe
yansımaları aşağıdaki şekilde sıralanabilir.
12
Yargıtay 10. HD’nin, 20.03.2006 tarih ve 124262934 sayılı Kararı