Background Image
Previous Page  410 / 521 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 410 / 521 Next Page
Page Background

409

nucu verilebilir. Keza yürütmeyi durdurma veren Danıştay kararında

Danıştay Savcısı da bu hususun altını çizmiş ve İYUK’un 27. madde-

sinde öngörülen koşulların oluşmaması nedeni ile yürütmeyi durdur-

ma isteminin reddinin gerekeceğini belirtmiştir.

Danıştay yürütmeyi durdurma kararının gerekçesinde

4721 sayılı

yasanın 1008. maddesinde

şerhlerin de tescil edilecek işlemler

arasında

olduğunu, tescil için ise mahkeme kararı gerektiğini o halde kanun hükmü

uyarınca şerh düşülebilmesi için mahkeme kararının gerektiği

sonucuna

varmıştır.

Oysa Danıştay maddeye bakarken açıkça maddi hata yapmıştır

çünkü 1008. madde kapsamında tescil edilecekler arsında şerhler yok-

tur, madde düzeni şöyle devam etmektedir: B İşlemler I. İşlemin Ko-

nusu 1. Tescil Madde 1008: Taşınmaza ilişkin aşağıdaki haklar, tapu

kütüğüne tescil edilir: 1. Mülkiyet, 2. İrtifak hakları ve taşınmaz yükle-

ri, 3. Rehin hakları. 2. Şerhler a. Kişisel Haklarda Madde 1009 şeklinde.

1008. maddede taşınmaza ilişkin tapu siciline tescil edilecek olan

haklar tahdidi şekilde sayılmıştır bunlar mülkiyet hakları, irtifak hakla-

rı ve taşınmaz yükleri ve rehin haklarıdır. 1008. maddenin devamında

1009. maddede şerhler başlığı altında kişisel haklardaki şerhler anlatıl-

maya başlanmıştır. Mahkeme madde numaralaması alt alta olduğun-

dan 1009. Maddenin başlığı olan “şerhler”i sehven 1008. maddenin

içinde görmüş ve şerhleri tescil edilecek işlemler arasında saymıştır

oysa tescil işlemi ve şerh işlemi işlemler başlığı altında yer alan birbi-

rinin içinde yer almayan farklı işlemlerdir. Dolayısıyla mahkemenin

gerekçesinin devamında tescilin terkinine, değişikliğine, yolsuz tescile

ilişkin açıklamaları konumuzun dışındadır ve bu bahisle Danıştay’ın

şerhi tapu siciline tescil edilecek haklar arasında

tanımlayarak tescile

ilişkin hükümleri uygulayarak mahkeme kararı olmaksızın şerh işlenmeyece-

ğine dair görüşü maddi hataya dayalı gerekçesi nedeniyle geçersizdir.

Mahkemenin yaptığı bu maddi hatayı görüp derhal yürütmenin

durdurmasının kaldırılmasına karar vermesi ve davayı sonuçlandır-

ması gerekmektedir.

Diğer yandan Danıştay’ın verdiği yürütme durdurma kararı ile

mahkeme kararı olmaksızın aile konut şerhi konulamadığından bu

kararın verildiği tarihten bu yana tüzüğün dayanağı olan TMK’nun