

Hukuk Eğitiminde Farklı Bir Yaklaşım: Bir Banka Hukuku Dersinin Ardından
424
Banka Hukuku Dersinin Ardından Genel Bir Değerlendirme
Yaklaşık 14 hafta boyunca belirli bir sistematik çerçevesinde öğ-
renci odaklı ve sorgulayan, araştıran ve ortaya somut bir şeyler koyan
öğrenci yetiştirmek amacıyla gayrette bulundum. Aslında yılsonu sı-
navının 1. ve 2. soruları tüm dönemin öğrenciler tarafından nasıl anla-
şıldığını anlamaya yönelikti. Ben de öğrencilerin ne düşündüğünü, iz-
lediğim yöntemin doğru olup olmadığını tespit edecektim. Bu yönüyle
yılsonu sınavı benim için de bir sınav anlamını taşımaktaydı.
1 ve 2. soru çerçevesinde öğrenciler tarafından ifade edilen tüm bu
görüşler, bana, takip ettiğim ders işleme ve ödev hazırlatma yöntemi-
nin yerinde olduğunu hissettirdi. Ben, ilk akademik sınavımdan ken-
di adıma geçer
8
puan aldığımı düşünüyordum. Tüm bu uygulamaları
yapmasaydım nasıl olurdu diye düşündüm. Derse önceden hazırla-
nır, temel kavramları elimden geldiğince anlatır ve sınavda da anlattı-
ğım konuların öğrenciler tarafından ne derece hatırlandığını ölçmeye
yönelik bir sınav yapardım herhalde
9
. Böylece öğrenciler derse aktif
olarak katılmaz, emek harcamaz, hocanın bilgisi çerçevesinde hukukî
kavram ve kurumları görür, kütüphanenin, araştırmanın anlamını bil-
mez ve -burada ifade etmeden geçemeyeceğim- 1. sınıfta hukuk meto-
dolojisi dersini takip ettikleri kitabın yazarı olan sayın Prof. Dr. Yaşar
Karayalçın’ın meslek aşkına tanık olamazlardı. Kırıkkale Üniversitesi
Hukuk Fakültesi’nde üzerime kayıtlı ilk resmi dersimde, Ankara Hu-
kuk Fakültesi’nde doktora yaptığım yıllarda tanıştığım ve hâlâ hazzını
dimağımda hissettiğim bu eğitim-öğretim modelini, lisans düzeyinde
ders verdiğim kürsüde, öğrencilerime sunduktan sonra, bu modelin
lisans düzeyinde de başarı ile uygulanabileceği sonucuna vardım.
8
Bu cümlede kullanılan
”geçer”
sözcüğü, geçme notu olan 60’ı ifade eder şekilde bi-
linçli olarak seçilmiştir. Bunun yerine ‘iyi’ veya ‘pekiyi’ sözcüğünü kullanmadım.
Zira ülkemiz bilim ve hukuk eğitimini hayatında, katedeceğimiz daha nice yollar
olduğunu,- halk deyimiyle, daha çok ekmek yememiz gerektiğini- düşünüyorum.
Bu anlamda, hedefimizin mükemmele ulaşmak olduğunu burada zikretmeliyim.
9
Çünkü maalesef eğitim öğretimde çok fazla metot yoktur ve kullanılan metotlar
da genellikle öğretim üyesi odaklı ve sınavlar da ezbere dayalıdır.