Background Image
Previous Page  383 / 465 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 383 / 465 Next Page
Page Background

Yargıtay Kararları

382

Ayrıca davacı üzerine kayıtlı olarak görünen aracın, şüpheli H. tarafın-

dan şirketlerine ait olduğu iddia edilmiş ve bu husus davacı tarafından ya-

lanlanmadığı gibi hangi amaçla şüphelilerde yakalandığının da izahı yapıl-

mamıştır. Ülkemizde tescil devri yapılmadan kayıt sahibi dışındaki alıcıları

tarafından yıllarca kullanılan araçlar herkesin malumu olduğu gibi kaçakçılık

suçlarında da ‘iyi niyetli 3. kişi’ korumasından yararlanma girişimlerinin sık-

lığı da düşünüldüğünde aradaki ilişki daha dikkatli incelenmelidir.

Yasada ön görülen şartlardan olan ‘koşulları oluşmadığı halde elkonma’

eylemi dosyamızda gerçekleşmemiştir. Şüpheli S.’nin ifadesi ve ibraz ettiği

faturanın içeriği dikkate alındığında söz konusu araca kolluk tarafından mü-

dahale edilmesi haksız değildir. Çünkü şüpheli araç sürücüsü şekerleri şirketle

ilgisi olmayan bir köyden almış ve çuvalların ağzını köylüyle beraber dikmiş

ve fatura üzerinde faaliyet alanı gıda görünmeyen bir belge sunmuştur. Ay-

rıca faturada malın satıldığı kişinin bulunduğu bölge dışındaki bir ilçedeki

bakkallara satılacağı söylenmiştir. Tüm bu hususlar tahkikatın başlatılması

adına yeterli veriyi sağlamış olduğundan aksine davranış da kolluk güçlerini

sorumlu duruma sokacaktır.

Davacı 6 aya yakın süre aracının bağlı kaldığını bu uzun süreçte aracının

elinden alınabileceği korkusu yaşadığını iddia etse de, el konulma işleminden

5 gün sonra teslimine karar verilen aracını teslim almamış ve Kovuşturmaya

Yer Olmadığına dair karardan sonra dahi teslim almaya şüpheli Ş. gitmiştir.

Soruşturma sırasında verdiği dilekçe ile soyut araç teslimi istemenin dışında

araç ve dosya ile irtibatını hiç dosyaya yansıtmamış olan davacının ‘toplumda

suç işlediği zannıyla aracına el konulduğu düşüncesinin oluştuğundan’ veya

hakkında dava açılacağı endişesi yaşadığından bahsetmesi soyut bir iddiadan

öteye geçmemektedir”

görüşüyle itiraz yasa yoluna başvurularak, Özel

Daire onama kararının kaldırılmasına ve yerel mahkeme hükmünün

bozulmasına karar verilmesi talebinde bulunulmuştur.

Dosya Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilmekle, Ceza Genel

Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlan-

mıştır.

TÜRK MİLLETİ ADINA

CEZA GENEL KURULU KARARI

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının kapsamına göre ince-

leme manevi tazminata ilişkin hükümle sınırlı olarak yapılmıştır.