

John Locke’un Liberalizm Kuramı Üzerine
210
VI. Yasama
Locke, yasama ve yürütme erklerinin gücünün kaynağını halk ola-
rak görmektedir. Dolayısıyla da meşru bir yönetim, özgür insanların
iradesine bağlıdır. Ancak Locke, yine de yasamayı sınırlı bir güç olarak
kabul etmektedir. Öncelikle yasama erki, halkın canı ve malı üzerinde
bir keyfiliğe sahip olamaz. Kimsenin malını, kendi rızası olmaksızın
elinden alamaz. Geçici ve keyfi kararlar ile iktidarı zorla ele geçiremez.
Devlet rastgele kararlar ile değil; yazılı, öngörülebilir, ulaşılabilir ve
anlaşılabilir olan kanunlar içerisinde işlevini sürdürmelidir. Ayrıca ka-
nun yapma yetkisini de kimseye devredemez.
VII. Kuvvetler Ayrımı
Locke’a göre devlette üç erk bulunmaktadır. Bunlar; yasama, yü-
rütme ve federatif güçtür. Yasama erki, en üstün güçtür ve toplumu
ve toplumu oluşturan bireyleri korumak amaçlı yasalar koyar. Bu
yasaları uygulamak için bir de yürütme erkine ve dış tehditlere karşı
da federatif bir güce ihtiyaç vardır. Yasama gücü, toplum içerisinde-
ki bir bireye, başka bir bireyin zarar vermesi halinde cezalandırma
yetkisine sahiptir. Aynı zamanda da hangi suçlara hangi cezaların
verileceğini belirlemekle de görevlidir. Kanun yapmak için halk ta-
rafından seçilen kişiler, kanunu yaptıktan sonra kendi yaptıkları ka-
nunlara, toplum içerisindeki diğer tüm insanlar gibi boyun eğerler.
Bu yasaları uygulamaya koyacak güç ise yürütme erkidir. Yürütme
kaynağını yasamadan aldığından yasaların sınırını aşmadan işlevini
sürdürür.
Federatif güç ise, savaş ve barış hakkını içermektedir. Yani dış teh-
ditlere karşı güvenlik sağlar. Yasama ve yürütme erklerine bağlıdır.
Locke’un, yasama ve yürütmeyi birbirinden bağımsız tutmasındaki
amaç, temel olarak hak ve özgürlüklerin yasalara uygun şekilde ko-
runması ile ilgilidir.
Locke’un anlayışında yasama en üstün erktir ve yürütme ona
bağlıdır. Yargılama da yasamaya bağlı şekildedir. Montesquie’yu
Locke’tan ayıran nokta ise, üç erkin de birbirinden bağımsız olarak
çalışması ve birbirlerini denetler durumda olmalarıdır.