

Kişisel Verilerin Korunması Bağlamında Biyometrik Yöntemlerin Kullanımı ve Danıştay Yaklaşımı
210
kin bir şekilde kullanılmasının Sosyal Güvenlik Kurumundan hak-
sız menfaat temin edilmesini engellemeye yönelik olduğu ve kuralda
kamu yararının bulunduğu hususlarına işaret ederek ve aşağıdaki
gerekçeye de yer vererek Danıştay 15. Dairesi’nin itiraz başvurusunu
oyçokluğuyla reddetmiştir.
43
Anayasa Mahkemesine göre, itiraz konusu kuralla özel hayatın
ve kişisel verilerin korunması haklarına yönelik olarak yapılan mü-
dahalenin, öngörülen amaçla orantılı olduğu, müdahale edilen hakla-
rın özüne dokunmadığı ve demokratik toplum düzeninin gereklerine
aykırılık teşkil etmediğinden Anayasa’ya aykırı bir yönü bulunma-
makta olup, itiraz konusu kuralla öngörülen yöntemin sadece sağlık
sektöründe bu hizmetten yararlanma amacıyla kullanılabileceği, bu
nedenle elde edilen verilerin sadece bu amaçla sınırlı olarak ve hiz-
metin devamı için zorunlu olduğu müddetle sınırlı olmak üzere tutu-
labileceği dikkate alındığında, bu verilerin neden ve hangi gerekçeyle
temin edileceğine ilişkin olarak konu, amaç ve kapsamı ile ne şekilde
ve hangi süreyle kullanılacaklarına dair bir belirsizlik olduğu söy-
lenemez. Ayrıca, biyometrik yöntemle elde edilen verilerin amaç ve
kapsam dışında depolanması ve kullanılması halinde 5237 sayılı Türk
Ceza Kanunu’ndaki kişisel verilerin korunmasına ilişkin ceza hüküm-
lerinin uygulanacak olması nedeniyle bu konuda kanuni güvence de
bulunmaktadır.
Yüksek Mahkemenin anılan gerekçesine yukarıda belirttiğimiz
açıklamalar ışığında katılmamaktayız. Öncelikle Mahkeme, 5809 sa-
yılı Kanunla ilgili verdiği kararıyla çelişmiştir. Ayrıca, biyometrik veri
toplanmasına olanak veren 5510 sayılı Yasa’da, kişisel verilerin korun-
ması hakkına yapılacak müdahalenin kapsamı ve koşulları ayrıntılı
olarak düzenlenmediği gibi, kişisel verilerin kötüye kullanılmasını
önleyici etkili kontrol mekanizmalarını da içeren hususlara ilişkin ya-
sal güvencelerin yer aldığı açık ve kesin usul kuralları anılan yasada
açıkça belirtilmemiştir. Nitekim, AİHM’in kişisel verilerin korunması
alanında verdiği ilk önemli kararı olan 6 Eylül 1978 tarihli Klass/Al-
manya kararında
44
da bu husus vurgulanmıştır.
43
03.4.2015 tarihli ve 29315 sayılı Resmi Gazete.
44
Akgül, Danıştay ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Kararları Işığında Kişisel
Verilerin Korunması, s.183.