

TBB Dergisi 2015 (118)
Sinan ÇINAR
93
lir. Bu bağlamda, örneğin uzun süreli yargılamaya ilişkin şikâyetler,
yargılamanın sonucu beklenilmeksizin başvuru konusu yapılabilir.
110
Yargılama sonucu beklenmiş ise nihai kararın tebliğinden itibaren en
geç otuz gün içinde başvuru yapılması gerekir.
Hak ihlalinin devam ettiği durumlarda otuz günlük başvuru sü-
resi, devam eden durumun sona erdiği tarihten itibaren başlar. Yargı
kararlarının icra edilmemesi veya uzun süreli yargılamalara dayalı
başvurularda hem hak ihlali devam etmekte hem de başvuru yapıla-
bilecek bir merci bulunmamaktadır. Belirtilen yöndeki şikâyetlere iliş-
kin olarak, başvurucu devam eden durumun sonra ermesinden önce
de bireysel başvuruda bulunabilir. Zira burada başvuruya konu olan
husus devam eden hak ihlalidir.
Her şikâyet açısından başvuru süresi yeniden hesaplanmaktadır.
Otuz günlük süre kuralının bu süre içinde yapılan şikâyete ilave edi-
len yeni şikâyetler açısından da incelenmesi gerekir. Eğer otuz günlük
süre sona erdikten sonra yapılan şikâyetler özü itibariyle otuz günlük
süre içinde ileri sürülmüş ya da bu süre içinde ortaya çıkmış mad-
di vakıalara dayanıyorsa incelenirler, aksi takdirde önceki şikâyetten
farklı ve yeni olan bu şikâyetler, mevcut şikâyet kapsamında incelen-
mezler.
111
2577 sayılı Kanun’un 29. maddesinde Danıştay, bölge idare mahke-
meleri, idare ve vergi mahkemelerince verilen kararlar yeterince açık
değilse yahut birbirine aykırı hüküm fıkralarını taşıyorsa, taraflardan
110
“Makul sürede yargılama yapma yükümlülüğünün yerine getirilmediği iddiasını
içeren başvurular açısından, Anayasa’nın 148. maddesinin üçüncü fıkrası ile 6216
sayılı Kanun’un 45. maddesinin (2) numaralı fıkrasında öngörülen kanun yolları-
nın tüketilmesi şartı, ancak makul sürede yargılama yapma yükümlülüğüne iliş-
kin etkin bir başvuru yolunun bulunması durumunda geçerli olabilecektir. Yar-
gılama faaliyetinin makul sürede gerçekleştirilmesini temin eden, bir başka ifade
ile yargılamanın uzamasını önleyici etkiye sahip olan veya yargılamanın makul
sürede yapılmaması sonucunda oluşan zararları tespit ve tazmin edici nitelik taşı-
yan bir idari veya yargısal başvuru yolunun var olması halinde, bireysel başvuru-
da bulunulmadan önce bu başvuru yolunun tüketilmesi şartı aranacaktır. Ancak
hukuk sistemimizde, yargılama faaliyetinin uzamasını önleyici veya yargılama
faaliyetinin uzamasından doğan zararları giderici etkiye sahip, Anayasa’nın 148.
maddesinin üçüncü fıkrası ile 6216 sayılı Kanun’un 45. maddesinin (2) numaralı
fıkrasının kastettiği nitelikte etkin bir başvuru yolu bulunmadığı anlaşıldığından,
başvuru kanun yollarının tüketilmesi yönünden kabul edilebilir niteliktedir.”
AYM kararı, Başvuru No:2012/13, 2/7/2013, § 28.
111
Ekinci-Bahadır, a.g.m.,s.366.