Background Image
Previous Page  605 / 617 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 605 / 617 Next Page
Page Background

Hukuki Açıdan Sözde Ermeni Soykırım İddiaları

604

de bir bozulma başlamıştır. Batılı ülkelerin Osmanlı Devletine yönelik

emperyalist girişimleri, Osmanlı’nın o tarihlerdeki diğer devletlerle

ilişkileri ve savaşlar sonrasında imzalanan antlaşmalar Ermenilerle

sorun yaşanmasına yolaçan adımlar olmuştur.

Hukuki temeli 1774 Küçük Kaynarca Antlaşmasına dayanan Er-

meni sorunu, (3) Kırım Savaşı sonrası imzalanan 1856 tarihli Paris;

1877-78 Osmanlı-Rus Savaşı’nın ardından imzalanan Ayastefanos ve

Berlin Antlaşmaları nedeniyle giderek büyümüştür. (3a)

1774 tarihinde yapılan Küçük Kaynarca Antlaşmasıyla, Rus Çar-

lığına, Osmanlı Hristiyanlarının “koruyucusu” rolünün verilme-

si nedeniyle, Ermeniler kendilerini Rus Çarının tebası gibi görmeye

başlamışlardır. Nitekim, Osmanlı-Rus Savaşlarında çok sayıda Erme-

ni, Osmanlıya karşı Rus güçlerinin yanında yer almışlardır. Aslında

Antlaşmada doğrudan “Ermeniler” hakkında düzenlenen bir hüküm

bulunmamaktadır. Küçük Kaynarca Anlaşması’yla başlatılan Osmanlı

Devleti’nin içerden dağıtılması süreci Kırım Savaşı sonrası daha belir-

gin hale gelmiştir.

Kırım Savaşı sonrası yapılan 1856 Paris Antlaşmasına kadar Os-

manlı Hristiyanları üzerinde sadece Rusların “koruyucu” rolü varken,

Paris antlaşması ile bu “koruyucu” statü İngiltere, Fransa gibi diğer

Avrupa ülkelerine de tanınmıştır. Aslında Paris Antlaşmasında da Er-

meniler açık bir ifadeyle anılmamıştır. Ancak, Batı ülkelerinden güç

alan Ermeniler, Osmanlı’ya karşı ayaklanmaya ve bazı tavizler isteme-

ye başlamışlardır.

1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı sonrası yapılan Ayastefanos ve 1878

Berlin Antlaşmalarında bu defa doğrudan açık bir ifadeyle Ermeniler-

le ilgili bir hükme yer verilmiştir.

Buna göre,

Osmanlı Devleti, Ermenilerin oturdukları vilayetlerin yerel

şartları dolayısiyle ihtiyaçları olan ıslahat ve düzenlemeleri yapmanın yanın-

da, Kürtlere ve Çerkezlere karşı Ermenilerin emniyet ve huzurlarını korumayı

taahhüt etmiştir.

Daha sonra Ermeniler,

Avrupalı koruyucularına

güvenerek özerklik

taleplerini dile getirmeye başlamışlardır. Kurdukları Taşnak ve Hın-

çak gibi örgütler aracılığıyla silahlı mücadeleye giren Ermeniler, Os-

manlı topraklarında büyük Ermenistan kurma emeliyle ayaklanmalar

başlatmışlardır.