

TBB Dergisi 2015 (120)
Ferhat KARABULUT / Ersin KARAPAZARLIOĞLU / Hamza TOSUN
415
4.2.11. Şüpheden Sanık Yararlanır İlkesi
Görüşülen hâkimlerimizin tamamında yargılama evresinde şüp-
heden sanık yararlanır ilkesini bertaraf edecek ve şüpheyi ortadan
kaldıracak şekilde mahkûmiyet için yeterli, kesin, inandırıcı, her tür-
lü şüpheden uzak delil elde edilmesi ve hâkimin de bu şartlar oluş-
tuğunda karar vermesi gerektiği yönünde ortak bir kanaat oluştuğu
görülmüştür. Bu konuda bir hâkim
“ suçu ispat etmek devletin görevidir,
şayet bunu yapamıyorsanız şüpheden sanık yararlanır ilkesini kesinlikle dev-
reye sokmak zorundasınız”
diyerek hüküm vermek için sanık hakkında
hiçbir şüphenin kalmaması gerektiğini vurgulamaktadır. Bu ilke ile
ilgili bir başka hâkim ise
“vebal altına girmemek lazım”
diyerek hâkimin
mahkûmiyet yönünde hüküm vermesi için yeterli delile ulaşılamadı-
ğında veya kararın kesin ve yeterli kanıtlara dayandırılamadığı du-
rumlarda bu ilkeden taviz verilmemesi gerektiğini belirtmiştir. Halen
uygulamada kişinin suçu işlemediği anlaşıldığında veyamahkûmiyete
yeterli, inandırıcı, kesin delil elde edilemediğinde beraat kararları uy-
gulanmaktadır
5. SONUÇ VE DEĞERLENDİRME
Ceza muhakemesinin doğası gereği yargılama somut olaydan son-
ra gerçekleşeceğinden, yargılamayı gerçekleştirecek hâkimin önünde
olay yeniden canlandırılmalı ve onun bir kanaate ulaşarak hüküm
vermesi sağlanmalıdır. Bunun gerçekleşmesi için de soruşturma ev-
resinde meydana gelen olayın ispatına yönelik deliller araştırılmalı,
şüpheli ile deliller arasında bağlantı kurulmalı ve ceza kanunlarımıza
göre suçun oluştuğuna kanaat getirilmesi durumunda iddianame ha-
zırlamalıdır. Diğer bir ifadeyle etkin soruşturma yapılarak hazırlana-
cak iddianameler sayesinde de mahkemenin somut gerçeğe ulaşması
kolaylaşacak ve yargılama da hızlı gerçekleştirilebilecektir.
Meydana gelen her olay birbirinden farklı olsa da, suç türlerinin
kendi içerisinde ortak özellikler taşıdığı bilinmektedir. Bu benzerlik-
ler nedeniyle de suçları aydınlatmak için toplanacak delil türlerinde
de ortak özellikler olması kaçınılmaz olacaktır. Bu çerçevede; yasadışı
uyuşturucu ticareti, cinayet, malî suçlar, kaçakçılık, cinsel suçlar, vb.
birçok suç için ortak bir prosedür belirlenerek bu tip olaylarda, kollu-
ğun ve Cumhuriyet savcılığının mutlaka elde etmesi gereken deliller