

Ceza Muhakemesinde Delil Kavramı ve Kovuşturma Sürecinde Hâkimlerin Delil Algısı
412
yapılmaktadır. Psikolog, pedagog ve sosyal çalışmacı gibi uzmanların
olması gerekmektedir. Mağdur ve tanıkların dinlenmesi için uygun
ortam hazırlanmalı ve öyle dinlenmelidir. Mağdurun duruşma esna-
sında olumsuz etkilenmesi söz konusu ise dinlenmemesi gerekmekte-
dir. Özellikle cinsel suçlara maruz kalmış çocuklarda bu durum daha
da önemlidir. Mağdurun tekrar tekrar dinlenmesi onda onarılamaz
yaralara neden olabilmektedir. Bir diğer husus da defalarca alınan
sağlık raporlarının mağdur üzerinde yaratmış olduğu olumsuz du-
rumdur. Mağdurların Çocuk İzleme Merkezi (ÇİM)’ lerinde dinlen-
mesi daha uygundur. Mağdur önce psikolojik olarak rahatlatılmalıdır.
Bazen olumsuz durumlarda şahsın ilk ifadesi ile yetinmek gerekebilir.
Bu nedenle ÇİM’ler daha da yaygınlaştırılmalı ve bu tür işlemler onun
aracılığı ile yapılmalıdır. Mağdurlar küçük yaşta olmaları sebebiyle
etki altında kalabiliyorlar. Bu nedenle olayın vahameti hakkında ye-
teri kadar bilgi aktarılmalı ve bu kişiler ondan sonra dinlenmelidir.
Ayrıca etki altında kalabilecekleri durumlardan da tecrit edilmeleri
gerekmektedir. Aksi takdirde çok yanlış ifade verebilmektedirler. Bir
hâkim
“
şüpheli görülen durumlarda olay
biraz soğutulmalı ve ondan
sonra ifade alınmalıdır”
diyerek meselenin hassasiyetini dile getirmek-
tedir.
4.2.8. Yargılama Süreleri
Görüşülen hâkimlerimizin tamamında gelişen ortak kanaat yar-
gılama sürelerinin uzun olduğu yönündedir. Sürenin uzun olması ile
ilgili olarak belirlenen sebepler ise;
Özellikle büyük şehirlerdeki iş yükü fazlalığı,
Etkin soruşturma yapılmaması ve delillerin eksik toplanması ne-
deniyle mahkemelerin delil toplamak için zaman harcaması,
Soruşturmayı yapan savcılık makamı ile yargılamayı yapan
hâkimin tecrübesizliği,
Adliyelerde iş gücü yetersizliği,
Sanığın bulunamaması,
Özellikle personel yetersizliği ve iş yükü nedeniyle Adlî Tıp
Kurumu’ndan raporların geç gelmesi,