Background Image
Previous Page  415 / 617 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 415 / 617 Next Page
Page Background

Ceza Muhakemesinde Delil Kavramı ve Kovuşturma Sürecinde Hâkimlerin Delil Algısı

414

Görüşülen hâkimlerimizden küçük bir kısım ise SEGBİS sistemi-

nin sorgulanan kişinin tavırlarının gözlemlenmesinde etkili olmadı-

ğından taraftar olamadıklarını ve bunun yerine ifadeyi alacak olanın

yine bir hâkim olması nedeniyle talimatlı ifadenin daha faydalı oldu-

ğu kanaatinde olduklarını beyan etmişlerdir. Bu hususta bir hâkim

“Yüzyüzelik vazgeçilmez ilke. Şahıslar mutlaka mahkemede ve

tarafların huzurunda çapraz sorguya çekilmeli. Bir diğer imkânda

SEGBİS sitemidir ve zorunluluk hallerinde kullanılmalıdır. Bu siste-

min yüzyüzelik ilkesine aykırı olduğunu düşünüyorum. Çünkü şah-

sın doğru söyleyip söyleyemediğini buradan anlayamıyorum. Bu ne-

denle de talimatlı ifadeyi tercih ediyorum. Zira orada da ifadeyi alan

bir hâkim”

diyerek ceza yargılamasında hâkimler maddî delillerde olduğu

gibi, sanık, tanık ve diğer kişileri de vasıtasız olarak doğrudan gör-

meli, duymalı ve bizzat incelemeli, vicdani kanaatini oluşturmalı ve

karara öyle varmalıdır düşüncesini savunmaktadırlar.

4.2.10. Savunmanın Delil Bulup Kullanması

Savunmanın delil bulup mahkemeye sunmasının vazgeçilemez

bir hak olduğu, bunun karar verilene kadar yapılabileceği konusun-

da görüşülen tüm hâkimlerimiz hemfikirdir. Bunun aksinin olması

kişinin savunma hakkının elinden alınmasıdır ki bu durum bir insan

hakları ihlalidir. Bir hâkim “

savunma makamı bazen zaman kazanmak, ba-

zen de olumlu bir hava yakalayarak savunduğu şahsın lehine bir karar çıka-

rabilir miyim ümidiyle yargılamanın neticesini etkilemeyecek, içi boş deliller

ileri sürebiliyor veya taktik uyguluyor”

bu durumla karşılaşıldığında ileri

sürülen delilleri yargılamanın neticesini etkilemeyecek ise kabul et-

meme yönünde kanaat oluştuğu görülmüştür. Burada belirtilmesi ge-

reken bir diğer husus da savunmanın hakkının zedelenmemesi adına

avukatların delil toplaması ile ilgili önlerindeki bürokratik engellerin

kaldırılması için yeni bir düzenlemeye ihtiyaç duyulduğudur. Mevcut

Avukatlık Kanunu’nda bu husus düzenlenmesine rağmen yetersiz kal-

dığı ve soruşturmanın selametini tehlikeye atmayacak şekilde yeni bir

düzenlemeye ihtiyaç olduğu belirtilmiştir.