Previous Page  372 / 473 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 372 / 473 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2016 (122)

Ayhan DOLUNAY

371

İlk olarak belirtilmelidir ki, çalışmamızda kullanımı tercih edi-

lecek “vatandaşlık” kavramının yanı sıra, “yurttaşlık”, “uyrukluk”,

“tâbiiyet”, “milliyet” kavramlarının kullanıldığı da görülmektedir.

Bu kapsamda, belirtilen kavramlar ile “vatandaşlık” kavramının

farklarına değinmek ve neden “vatandaşlık” kavramını kullanmayı

tercih ettiğimizi belirtmek yerinde olacaktır.

İfade edildiği üzere vatandaşlık, gerçek kişileri kapsamı altına

alan ve devlete bağlanmayı ifade eden bir kavramdır. Diğer yandan,

milliyet de gerçek kişileri kapsamı altına almasına karşın, millete bağ-

lanmayı ifade eden bir kavram olup, vatandaşlık kavramından farklı-

laşmakta; konumuz ile doğrudan ilgisini yitirmektedir.

2

Yukarıda sayılan, milliyet dışındaki kavramlar, tıpkı vatandaşlık

kavramı gibi, devlet ile bağı ifade etmektedir.

3

Belirtilen kavramlar-

dan, yurttaşlığı, vatandaşlığın; uyrukluğu ise, tâbiiyetin Türkçe kar-

şılığı olarak kabul edecek olursak, deyimlerin sayısını ikiye indirmiş

olacağız.

4

Diğer yandan, vatandaşlık (yurttaşlık) ve tâbiiyet (uyrukluk) kav-

ramları, kapsamları altına aldıkları hukuki ilişkiler açısından bir bir-

lerinden ayrılmaktadır.

5

Şöyle ki; tâbiiyet (uyrukluk), gerçek kişilerin yanı sıra, tüzel kişi-

leri ve nesneleri de (gemiler ve uçaklar) devlete bağlamakta olan bir

üst kavram, vatandaşlık (yurttaşlık) ise, sadece gerçek kişileri devlete

bağlayan bir alt kavramdır.

6

2

Erdoğan Göğer, Türk Tabiiyet Hukuku, Ankara 1979, s. 3. Yine, vatandaşlık kav-

ramının hukuki bir ilişkiyi ifade etmesine karşın, milliyet kavramının (ve benzer

olarak “soy” kavramının), ırk, din, dil kültür gibi ögeleri de kapsayan ve teknik

anlamda hukuksal olmayan bir deyim olması da, bu görüşü güçlendirir nitelikte-

dir. Aybay/Özbek, s. 7.

3

Göğer, s. 3.

4

Aybay/Özbek, s. 7.

5

Bizim katıldığımız görüşün aksine, tâbiiyet ve vatandaşlık kavramlarının kap-

samının ayni olduğunu savunan görüş de bulunmaktadır. Bkz. Erdoğan Göğer,

“Devletler Hususi Hukukunun Mahiyeti”,

AÜHFD

, S. 3-4, 1971, s. 187 vd; Ergin

Nomer, Vatandaşlık Hukuku, İstanbul 2014, s. 16.

6

Osman F. Berki, Devletler Hususi Hukuku, Ankara 1970, s. 15; Hicri Fişek, Türk

Vatandaşlık Hukuku, Ankara 1959, s. 12; Turhan Turgut/Feriha B. Tanrıbilir, Va-

tandaşlık Hukuku Ders Notları, Ankara 2010, s. 21. Tarihi açıdan kullanılageliş de

kısaca incelendiğinde, vatandaşlığın, roma hukuku kökenli devlet sistemlerinde,

birey ile devlet arasında kurulan ilişkiyi ifade etmekte olduğu ve vatandaşın, o