

Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Hakkında Bir Değerlendirme...
116
Kanımızca bu konuda bir belirleme yapılırken, öncelikle somut
olayın koşulları göz önünde bulundurulmalıdır.
157
İlk aşamada çok
önemsiz görünen bir bilgi, bazı koşullarda ilgili kişi açısından haya-
ti öneme sahip hale gelebilir. Özel nitelikli kişisel verilerin, kişilerin
hayatlarındaki önemlerinden dolayı özel bir korumaya tabi tutulması
yerindedir. Ancak, bu kapsama hangi kişisel verilerin dâhil edilece-
ğini saptamak güçtür.
158
95/46/AT sayılı Avrupa Birliği Yönergesi’nde,
bu veri grupları sınırlı sayma yöntemi kullanılarak belirlenmiştir.
159
Ancak, bu sayılan verilerle aynı nitelikte değerlendirilebilecek başka
verilerin kapsam dışında tutulması birçok yazar tarafından eleştiril-
miştir.
160
vuru Numarası: 30562/04 ve 30566/04, Karar Tarihi: 4 Aralık 2008; Küzeci, s.
237. Ülkemizde de 2006 yılında kimlik tespiti veya adli amaçla DNA örneklerinin
alınması, analiz yapılması, veilerin saklanması, yararlanılması ile Türkiye Milli
DNA Veri Bankasının kuruluş ve görevlerine ilişkin “DNA Verileri ve Milli DNA
Veri Bankası Kanunu Tasarısı” hazırlanmış olup halen yasalaşmamıştır. Tasarı’ya
göre, oluşturulacak DNA Veri Bankasına Adli Tıp Kurumu, Jandarma Genel Ko-
mutanlığı Kriminal Daire Başkanlığı ve Emniyet Genel Müdürlüğü Kriminal Dai-
re Başkanlığı tarafından veri girişi yapılabilecektir. Tasarı’nın 11. maddesine göre,
ceza veya güvenlik tedbirine mahkûmiyet ya da düşme kararı verilmesi halinde,
DNA içeren yapılar hükmün kesinleşmesinden sonra derhal yok edilmekle be-
raber bu yapılardan elde edilen bilgiler süresiz olarak saklanacaktır. Bu durum,
kişisel verilerin korunması ilkelerinden amaca bağlılık ve ölçülülük ilkeleriye bağ-
daşmamamaktadır. Aydın, s. 95.
157
Küzeci, s. 238.
158
a.g.e., s. 238. Bu kapsamda, bir verinin özel nitelikli kişisel veri olup olmadığı-
nın saptanmasında, ilgili kişinin menfaatleri, kişisel verinin muhtemel alıcıları ve
kişisel verinin işlenmesi durumunda ilgili kişi veya kişiler üzernde doğuracağı
sonuçlar göz önünde bulundurulmalıdır. Akgül, s. 15.
159
Avrupa Birliği’ne üye ülkelerin kişisel verilerin korunmasıyla ilgili kanunlarına
bakıldığında aralarında özel nitelikli kişisel verilerin belirlenmesiyle ilgili fark-
lılıklar bulunduğu görülmektedir. Bu ülkelerden Çek Cumhuriyeti, Yunanistan,
Avusturya, Estonyai İtalya ve İngiltere’deki kişisel verilerin korunması kanun-
larında özel nitelikli kişisel verinin tanımının yapıldığı görülmektedir. Fransa,
Almanya, Polonya, İsveç ve Hollanda kanunlarında ise, özel nitelikli kişisel veri
tanımlanmadan Yönerge’ye atıfta bulunulmuştur. Akgül, s. 17.
160
Bu eleştirilerde 95/46/AT sayılı Avrupa Birliği Yönergesi’nde özel nitelikli kişisel
verilerin belirlenmesinde İkinci Dünya Savaşı sonrasında oluşan insan onurunun
korumayı ve ayrımcılığı önlemeyi amaçlayan düdşncenin etkili olduğu, ancak
teknolojidek gelişmeler sonucunda Yönerge’de belirlenen özel nitelikli kişisel veri
türlerinden bir kısmının önemini kaybederken, Yönerge’de yer almayan başka tür
kişisel verilerin koruması ihtiyacının arttığı belirtilmiştir. Akgül, s. 16. Örneğin,
finansal veriler ve yer verileri bu kapsamda sayılmadığından özel koruma altında
değildirler. Oysa belirtilen türdeki verilerin işlenmesinin kişiler açısından önem-
li sonuçlar yaratabileceğine ve önemlerinin gittikçe arttığına çeşitli kaynaklarda
yer verilmektedir. Örneğin kişinin bulunduğu yer verisinin işlenmesi, kişiliğin