

TBB Dergisi 2016 (125)
Mehmet ALKAN
33
malıdır. AİHM, Türkiye’nin iç düzenlemesinde tutuklamaya yapılan
itiraz davasının genelde duruşmasız yürütülmesi, talep olsa dahi du-
ruşma yapılmasının mahkemenin takdirine bırakılması yani gözden
geçirmenin tutuklu ve müdafi olmaksızın yapılmasının sözleşmenin
5’inci maddesinin ihlali olduğuna karar vermiştir.
22
Bu eksikliği gider-
mek için 270’nci maddeye 11.04.2013 tarih ve 6459 sayılı Kanun’la ekle-
nen hükümle, tutuklamaya itiraz edildiğinde Cumhuriyet Savcısından
görüş alınması durumunda bu görüşün şüpheli, sanık veya müdafiye
bildirilmesi sonrasında şüpheli, sanık veya müdafinin üç gün içinde
görüşünü bildirmesine olanak tanınarak silahların eşitliği ilkesinin
hayata geçirilmesi amaçlanmış, 108’inci maddede yapılan değişiklikle
de tutukluluğun devamına yapılan itirazlarda şüpheli veya müdafii
dinlenilmek suretiyle karar verilmesi hüküm altına alınmıştır.
23
Netice olarak;
insan hürriyetini kısıtlayan ağır bir yaptırım türü
olan tutuklamanın yerine getirilmesi ve denetlenmesi bakımından
Türkiye’nin mevzuatı ve uygulaması Komitenin bu konuda koymuş
olduğu ilkenin gereklerini karşılayacak durumdadır. Tutuklamaya iti-
razda görülen eksikliğin ise dördüncü yargı paketi ile giderilerek bu
konuda tam uyum sağlandığı söylenebilir. Ancak mevzuat kadar uy-
gulama da önemlidir, uygulanmayan iyi bir kanunun kimseye faydası
yoktur. En kötü kanun iyi uygulayıcıların elinde olumlu, en iyi kanu-
nun ise kötü uygulayıcıların elinde olumsuz sonuçlar verebildiği göz
önüne alındığında tutuklama konusunda ülkemizde sıkıntılı bir uy-
gulama olduğu görülmektedir. Nitekim 108’inci maddeye göre yapılan
periyodik incelemelerde sanıkların kefaleten serbest bırakılma yerine
22
05.01.2010 tarih ve 012215 sayılı Sevinç vd.-Türkiye kararı, Eker Kazancı, s.97.;
Serkan Cengiz/Fahrettin Demirağ/Teoman Ergül/Jeremy Mcbride/Durmuş
Tezcan, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Kararları Işığında Ceza Yargılaması
Kurum ve Kavramları, TBB Yayınları, Ankara, Kasım 2008, s.59; 05 Temmuz 2005
tarih ve 2072/023 sayılı Osvath-Macaristan, 04 Temmuz 2000 tarih ve 27915/95 sa-
yılı Niedbala-Polonya, kararları için bkz.
http://hudoc.echr.coe.intE.t.:29.05.2016
23
Değişiklik gerekçesi için bkz. 6459 sayılı Kanun “Madde 12- Soruşturma evre-
sinde şüphelinin tutukluluk halinin devam edip etmeyeceği hususunun dosya
üzerinden incelenmesi AİHM tarafından AİHS’e aykırı olarak değerlendirilmek-
tedir. AİHM’e göre, AİHS’in 5’inci maddesinin dördüncü fıkrasının gereklilikleri
çerçevesinde ilgili şahsın bizzat kendisi veya gerektiğinde müdafisi aracılığıyla
dinlenme imkânının olması gerekmektedir. Yapılan düzenlemeyle, soruşturma
aşamasında şüpheli veya müdafiinin dinlenilmesi suretiyle inceleme yapılarak, si-
lahların eşitliği ilkesinin gereği yerine getirilmiş olacaktır.”
https://www.tbmm.
gov.tr/sirasayi/donem24/yil01/ss445.pdfE.t.:29.05.2016