Previous Page  31 / 417 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 31 / 417 Next Page
Page Background

Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesinin İnsan Hakları ve Terörle Mücadele Hakkındaki ...

30

ile 2935 sayılı OHAL Kanunu’nun Devlet Güvenlik Mahkemeleri’nin

yetki alanına giren toplu suçlarda faillerin gözaltı süresinin 30 güne

kadar uzatılmasına ilişkin 26’ncı maddesi 1992 yılında yürürlükten

kaldırılmıştır.

Netice olarak; Komitenin terör eylemi şüphelisinin hakkında ma-

kul bir şüphe varsa yakalanabilmesi, kişiye yakalanma sebeplerinin

bildirilmesi, kişinin derhal hâkim önüne çıkartılması, gözaltı süresi-

nin kanunla tespit edilmiş makul bir süre olması, yakalama ve gözal-

tına itiraz edebilmesi ilke kararına ilişkin Türkiye mevzuatı ve uygu-

laması bu ilkenin gereklerini karşılayacak durumda olmakla birlikte

adli bir yetki olan gözaltı yetkisinin mülki makamlar aracılığıyla kol-

luk görevlilerine verilmesi hem soruşturmada çift başlılık oluşmasına

hem de CMUK’a benzeyen haliyle geriye dönüş olduğundan eleştiriye

açık bir husustur.

e. Tutuklama ve Soruşturma Aşamasında Tutuklamanın Dü-

zenli Yargısal Denetimi:

Terör eylemi sebebiyle özgürlüğünden yok-

sun bırakılan bir kişi, her koşulda insan onurunu gözeten bir mu-

ameleye tâbi tutulmalıdır. Terörle mücadelenin gereklilikleri, terör

eylemi sebebiyle özgürlüğünden yoksun bırakılan bir kişinin, izle-

nen amaç ile orantılı olmak şartıyla, diğer mahkûmlara uygulanan-

dan daha fazla kısıtlamaya tâbi tutulmasını gerektirebilir, özellikle:

Avukat ve müvekkili arasındaki görüşme de dahil olmak üzere,

haberleşme ve iletişimin denetlenmesi ile ilgili özel düzenlemeler

yapmak; Terör eylemi sebebiyle özgürlüklerinden yoksun bırakılan

kişileri özel güvenlikli bölümlere yerleştirmek; Bu tür kişilerin bir

cezaevi içinde ayrı bir bölüme veya başka bir cezaevine yerleştiril-

mesi.

Terör eylemine karıştığından şüphelenilen ve yargılama öncesi

tutuklanmış olan bir kişi, tutukluluk halinin hukuka uygunluğunun

düzenli aralıklarla yargı denetimine tâbi olması hakkına sahiptir.

Anayasa’ya göre bazı zorunlu durumlarda başvurulması gereken

geçici bir tedbir olan tutuklamanın mevzuatta bir tanımı yapılma-

makla beraber bir tanıma göre; delillerin ve delil süjelerinin muha-

faza altına alınması ve böylece maddi gerçeğin ortaya çıkarılmasına

yardımcı olmak için alınan tutucu ve önleyici bir koruma tedbiri olup,