Previous Page  290 / 405 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 290 / 405 Next Page
Page Background

289

TBB Dergisi 2017 (131)

Pınar ÇAĞLAYAN AKSOY

rara varmadan önce taraf iradelerinin ve sözleşmenin yorumlanarak

hangi tür ceza koşulunun kabul edilmiş olduğunun tespit edilmesi ge-

rekir.

Asgari alım taahhüdü içeren bayilik sözleşmelerinde yer alan ceza

koşulunun daha sonra sağlayıcı tarafından talep edilip edilemeyeceği

konusunda ise şu değerlendirmeleri yapmak mümkündür: Yargıtay’ın

eğilimi, bayinin asgari alım taahhüdüne uymaması halinde, sağlayıcı-

nın ceza koşulunu sonradan talep edememesi gerektiği yönündedir.

Bu durum yalnızca incelemekte olduğumuz HGK kararından değil,

ayrıca kısaca değinmiş olduğumuz 19. HD’nin vermiş olduğu diğer üç

kararından da anlaşılmaktadır. Bununla birlikte, Yargıtay adil olduğu

düşüncesinde olduğu bir sonuca varmak için, olayda şartları gerçek-

leşmemiş olan hukuki kurumları zorlayarak karar vermiştir.

Kanımızca izlenmesi gereken yol şu şekilde olmalıydı: Öncelikle

bayilik sözleşmesinin ceza koşuluna ilişkin hükümlerinin uygulanma-

yacak şekilde değiştirilmesi konusunda tarafların bir anlaşmaya varıp

varmadıklarının tespit edilmesi gerekmektedir. Bu karar verilirken,

sağlayıcının, bayinin değişiklik önerisi karşısında sessiz kalarak mal

vermeye devam etmesi şeklindeki davranışının güven teorisi çerçeve-

sinde değerlendirilmesi gerekmektedir. Bu değerlendirme sonucunda,

eğer sağlayıcının davranışının TBK md.1 anlamında örtülü kabul veya

TBK md. 6 anlamında susma ile kabul niteliği taşıdığı tespit edilirse,

taraflar arasında sözleşmenin ceza koşuluna ilişkin 15. maddesinin

değiştirilmesi yönünde bir anlaşma meydana gelmiş olacaktır. Bu du-

rumda, zaten sağlayıcının ceza koşulunu talep etme hakkı ortadan kal-

kacağından; bu talebin ileri sürülmesini engellemek için ayrıca hakkın

kötüye kullanılması veya güven sorumluluğu kurumlarına başvurul-

ması gerekmeyecektir.

Sağlayıcının davranışlarının güven teorisi çerçevesinde yorumlan-

ması sonucunda sözleşmede değişiklik meydana gelmediğinin kabul

edildiği ihtimalde ise ceza koşulunun sonradan talep edilmesinin MK

md. 2’ye aykırı olup olmadığı incelenmelidir. Burada söz konusu olan,

taraflarca belirlenmiş olan asgari miktar henüz ilk yıllardan itibaren

doldurulamamasına rağmen, sağlayıcının mal vermeye devam ederek

ceza koşulu talebinde bulunmayacağı yönünde bayide güven uyan-