Previous Page  100 / 685 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 100 / 685 Next Page
Page Background

99

TBB Dergisi 2017 (133)

Civan BAŞAR

I. GİRİŞ:

Tarihsel süreç içerisindeki gelişmeler ve uygulamalar göstermiş-

tir ki; genel anlamda Devlet, özel anlamda ise Devlet aygıtının çalış-

masını sağlayan ve yürürlükteki mevzuatta memurlar veya kamu gö-

revlileri olarak adlandırılan devlet görevlileri, görevlerini yürütürken

mümkün olduğunca fazla yetkiye sahip olmayı isterler. Yetki verildik-

çe zaman içerisinde bunların artırılmasını talep ederler.

Bu taleplerini, görevlerini başarıyla ve daha kolay yerine getir-

mek için yaparlar. Ancak özellikle güvenlik alanında verilen veya art-

tırılan yetkiler, bireylerin hak ve hürriyetlerini kullanmalarına yeni

engelleme ve sınırlamalar getirebilmektedir. Bunun içindir ki, kamu-

oyunda zaman zaman “güvenlik mi, özgürlük mü” şeklinde tartışma-

lar yapılmaktadır. Bu tartışmalarda, içinde bulunulan siyasi atmos-

fer ile toplumdaki suç işleme oranı ve yaşanan güvenlik sorunlarına

göre kimi zaman güvenlik talebi, kimi zaman da özgürlük talebi öne

çıkmaktadır. Ancak modern ve demokratik idare şeklini benimsemiş

ve aranan koşullarıyla hukuk devleti olmayı becermiş olan ülkeler-

de, öncelikle vatandaşların insan hak ve hürriyetlerine evrensel öl-

çütlerde sahip olmalarının sağlanması ve bunun devam ettirilmesi

hedeflenir. Kamu düzeni, genel sağlık ve terör gibi olağan tedbirlerin

ötesinde ilâve önlem ve uygulamalara ihtiyaç gösteren durumlarda

dahi sınırlayıcı önlemler ölçülü, orantılı, belli süreli ve açık kurallar

içeren mevzuat hükümlerine göre icra edilir. Bir başka deyişle bu tür

ülkelerde devlet organlarının hangi durumda hangi tedbir ve uygu-

lamaları nasıl yapacağı hususları, evrensel hukuk devleti normlarına

uygun şekilde yasal düzenleme metinlerinde yer alır ve bu mevzu-

at hükümlerine göre uygulamalar icra edilir. Elbette dayanak alınan

mevzuat düzenlemeleri de evrensel ölçülere ve uluslararası normla-

ra uygun olarak hazırlanmış metinler olur. Bu şekilde işleyen hukuk

devleti yapılarında hiç bir devlet organı keyfi ve yasaya dayanmayan

uygulama yapma yoluna gitmeyi düşünmez. Aksi yönde davranan

görevlileri hakkında da duraksamadan gerekli disiplin ve adli işlem-

lerini yapar, bunun yanı sıra bu ihlâlin bir daha gerçekleşmemesi için

de gereken idari tedbirlerini alır.

Peki, gerek demokrasisi gerek hukuk devleti yönünden henüz

kurum ve kuralları ile uygulamalarını evrensel ölçütlere göre yerleş-