

266
MTK ve HMK’na Göre Tahkim Dosyası ve Hakem Kararının Saklanması
asliye hukuk mahkemesi olarak belirtilmektedir. HMK’da ise kararın
mahkemeye gönderileceği belirtilmiştir. Her iki hüküm açısından
da başvuru asliye ticaret mahkemesine yapılmalıdır. Zira 6545 sayılı
Kanun’la Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahke-
melerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun’un 5. maddesi-
nin ikinci fıkrası ile getirilen düzenleme ile asliye ticaret mahkemeleri
tahkim ile ilgili konularda görevli mahkeme olarak belirlenmiştir (m.
45/4). Saklama başvurusuna ilişkin yetkili mahkeme ise HMK açısın-
dan tahkim yeri mahkemesidir (HMK, m. 410). MTK açışından yetkili
mahkeme ise davalının yerleşim yeri veya olağan oturma yeri ya da iş-
yerinin bulunduğu yer asliye ticaret mahkemesi; davalının Türkiye’de
yerleşim yeri, olağan oturma yeri veya işyeri yoksa İstanbul Asliye Ti-
caret Mahkemesidir (MTK m. 3/1).
Mahkemeye yapılacak başvuru çekişmesiz yargı işidir. Zira sak-
lama başvurusunda taraf olmaz; başvuru hasımsız yapılır. Tahkim
davasının tarafları saklama başvurusunun ancak ilgilileri olabilir.
Mahkeme talebi değişik iş kaydına alır. Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk
Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşle-
ri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin (Yönetmelik) 171.
maddesine göre hukuk mahkemelerinde hakem kararları saklama
kaydı tutulur. Bu kayıt, Yönetmeliğin 196/1. maddesine göre, HMK’nın
436/3. maddesine uyarınca mahkemece saklanacak hakem kararları-
na ilişkin bilgilerin tutulduğu kayıttır. Yönetmeliğin 196/2. maddesine
göre kayıt, sıra numarası, kararı veren hakem veya hakem kurulu üye-
lerinin ad ve soyadları, tarafların varsa kanuni temsilcileri ile vekille-
rin ad ve soyadları, T.C. kimlik numarası, davanın konusu, nihai karar
ve tarihi ile düşünceler sütunlarından oluşur.
Saklamaya ilişkin talep üzerine mahkeme maktu başvuru harcı
alır. Başvuru ile birlikte mahkeme tebligata ilişkin de bir kısım gider
avansı da almaktadır.
Başvuru üzerine dilekçe talebin ilgililerine yani tahkim davasının
taraflarına tebliğ edilmelidir. İlgililer başvuruya itiraz edebilir. Ancak
itiraz konusu saklama talebinin kendisidir. İlgililer, örneğin, böyle bir
tahkimin yapılmadığını ileri sürebilir. Bu aşamada kural olarak nihai
hakem kararının iptali istenemez. Zira hakem kararı verilip taraflara
tebliğ edildikten sonra iptal istemi için kanunda belirtilen süre işleme-
ye başlar. Bu süre geçtikten sonra ilgililerin saklama talebi üzerine ip-
tal isteminde bulunmaları iptal süresinin geçmiş olması durumunda