

Yargısal İmajımız Yargı Faaliyetleri Sırasında “Oturarak Konuşmaya” Dair Bir Deneme ve ...
328
(3) Beraat eden sanığa, tazminat isteyebileceği bir hal varsa bu da bil-
dirilir.
(4)
Hüküm fıkrası herkes tarafından ayakta dinlenir.”
denilmektedir.
C- 02.07.1927 tarihinden bugüne kadar yürürlükte olan
1086 sayı-
lı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun;
aa- Şahidin yemin şekline dair 264. maddede
“Yemin aşağıdaki şekil-
de icra olunur:
Hakim şahide: “Şahit sıfatiyle sorulan suallere verdiğiniz cevapların ha-
kikate muhalif olmadığına ve meşhudat ve malümatınızdan birşey saklamadı-
ğınıza Allahınız ve namusunuz üzerine yemin ediyor musunuz” ve şahit de
cevaben “Allahım ve namusum üzerine yemin ediyorum” der.”
, denilmek-
tedir.
bb-Hükmün tefhimine dair 381. maddede “Mahkeme, hazır olan
tarafın iddia ve savunmalarını dinledikten sonra yargılamanın sona
erdiğini bildirerek kararını
tefhim
eder. Kararın
tefhim
i, en az 388 inci
maddede belirtilen hüküm sonucunun duruşma tutanağına geçirile-
rek okunması suretiyle olur.
Zorunlu nedenlerle yalnız hüküm sonucunun tefhim edildiği hal-
lerde, gerekçeli kararın tefhim tarihinden başlayarak onbeş gün içinde
yazılması gerekir.” denilmektedir.
cc- Asliye mahkemesince verilen hüküm başlıklı 382. maddede
“Karar hafiyyen müzakere ve ittihaz olunur ve alenen
tefhim
edilir.”
denilmektedir.
dd- Sözlü yargılama usulündeki hükmü düzenleyen 489. mad-
dede “Evrak üzerinde hüküm verilmesi istenilmediği takdirde,
376 ncı maddeye göre hakim iki tarafın son sözlerini dinledikten
sonra yargılamanın sona erdiğini bildirerek kararını tefhim eder.
Kararın tefhimi, en az 388 inci maddede belirtilen hüküm sonucunun
duruşma tutanağına geçirilerek okunması suretiyle olur.
Zorunlu nedenlerle yalnız hüküm sonucunun tefhim edildiği hal-
lerde, gerekçeli kararın tefhim tarihinden başlayarak onbeş gün içinde
yazılması gerekir.” denilmektedir.