Background Image
Previous Page  402 / 465 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 402 / 465 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2011 (97)

Disiplin Kurulu Kararları

401

Ceza Yargılamasının temel ilkelerinden biri 5237 Sayılı Türk Ceza

Kanunu’nun 7.maddesinde “Zaman bakımından uygulama” başlığı

altında yer alan “

İşlendiği zaman yürürlükte bulunan kanuna göre suç

sayılmayan bir fiilden dolayı kimseye ceza verilemez ve güvenlik tedbiri uy-

gulanamaz. İşlendikten sonra yürürlüğe giren kanuna göre suç sayılmayan

bir fiilden dolayı da kimse cezalandırılamaz ve hakkında güvenlik tedbiri uy-

gulanamaz. Böyle bir ceza veya güvenlik tedbiri hükmolunmuşsa infazı ve

kanuni neticeleri kendiliğinden kalkar. Suçun işlendiği zaman yürürlükte

bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı

ise failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur”

hükmüdür. Bu

temel ilke niteliği itibarıyla bir ceza yargılaması olan disiplin kovuş-

turması için de aynen geçerlidir.

07.09.2010 tarihinde yayınlanarak yürürlüğe giren ve Geçici 2.

madde uyarınca kesinleşmemiş disiplin kovuşturmalarına uygulan-

ması gereken Türkiye Barolar Birliği Reklam Yasağı Yönetmeliğinin

değiştirilen 12.maddesinde kovuşturma koşulu olarak “

Bu Yönetme-

lik hükümlerine aykırılık tespiti halinde barolar tarafından ilgiliye bir uya-

rı yazısı gönderilir ve söz konusu aykırılığın 15 gün içerisinde giderilmesi

gerektiği aksi takdirde baro tarafından resen soruşturma açılacağı bildirilir.

Uyarı yazısının ilgilisine tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde aykırılığın

giderilmediği tespit edilirse, baro tarafından resen soruşturma başlatılır”

denilmektedir.

Türkiye Barolar Birliği Reklam Yasağı Yönetmeliğinin 12.madde-

sinde yapılan değişiklik sonrasında kovuşturma açılması için getirilen

uyarı önkoşulu yerine getirilmeden disiplin cezası tayin edilmesi ve

yukarıda ayrıntıları ile açıkladığımız, kesinleşmemiş disiplin dosyala-

rında lehe hükmün uygulanması zorunluluğu karşısında eylemin işle-

niş şekli nazara alındığında uyarı ile geri dönüşü mümkün olmayacak

şekilde işlendiği göz önüne alınarak kararın kaldırılmasına ve Disiplin

Cezası Verilmesine Yer Olmadığına karar verilmesi gerekmiştir.

Sonuç olarak, şikâyetli Avukat S.K.G’nin itirazının kabulü ile

Baro Disiplin Kurulu’nun “Kınama Cezası Verilmesine” ilişkin kara-

rının KALDIRILMASINA Şikâyetli Avukat S.K.G. hakkında DİSİP-

LİN CEZASI VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA, oybirliği ile karar

verildi.