

TBB Dergisi 2011 (97)
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Kararları
407
7. Başvurucu 6 Ekim 2006’da, Türkçe - Ermenice çift dilli bir gaze-
te olan AGOS’ta
“Hrant Dink, 301 ve Bir Suç Duyurusu”
başlıklı
bir başyazı yayımlamıştır. Bu başyazıda başvurucu, Türk Ceza
Kanunu’nun 301’inci maddesi kapsamında
“Türklüğü aşağılamak”
suçundan dolayı AGOS’un eski editörü Hrant Dink aleyhine açı-
lan davayı eleştirmiştir. Aynı zamanda bir dayanışma ifadesi ola-
rak, Ermeni meselesi hakkındaki görüşlerinden dolayı aynı sebep-
le kovuşturulma talebinde bulunmuştur.
8. 12 Ekim 2006 tarihinde bir müşteki, başvurucu aleyhine Eyüp
Cumhuriyet Savcılığı’na şikâyette bulunmuştur. Müşteki R.A.,
başvurucunun Hrant Dink’i savunduğu AGOS’ta yayımlanan
başyazısında, Türk Ceza Kanunu’nun 301’inci, 214’üncü (suç iş-
lemeye tahrik), 215’inci (suçu ve suçluyu övme) ve 216’ıncı (halkı
kin ve düşmanlığa tahrik) maddelerini ihlal ettiğini iddia etmiştir.
Bu şikâyeti takiben başvurucu, ifade vermek üzere Şişli Cumhu-
riyet Savcılığı’na çağrılmıştır. Çağrıya uymaması halinde, Ceza
Kanunu’nun 145 ve 146’ıncı maddeleri gereğince savcılık maka-
mına zorla getirtileceği bildirilmiştir.
9. 5 Ocak 2007 tarihinde başvurucu, aleyhine ileri sürülen şikâyet ile
ilgili olarak ifadesini vermek üzere Şişli Cumhuriyet Savcılığı’na
gitmiştir. Başvurucu, iki avukatı eşliğinde, AGOS’ta yayımlanan
söz konusu makaleyi gerçekten yazdığını ifade etmiştir. İttihad ve
Terakki’nin
1
1915 yılında Ermenilere yönelik politikasının, Birleş-
miş Milletler’in 1948 tarihli Soykırım Suçunun Önlenmesi ve Ce-
zalandırılması Sözleşmesi anlamında kolaylıkla soykırım olarak
tanımlanabilir olduğunu açıklamıştır. Ermeni meselesi hakkındaki
görüşlerini ifade etmek için yazmış olduğu söz konusu makalenin
basın özgürlüğü kapsamında olduğunu ileri sürmüştür. Yaklaşık
20 yıldır bu konu üzerine çalışan bir tarih profesörü olduğuna ve
görüşünü çeşitli defalar kitaplarında ve makalelerinde açıkladığına
dikkat çekmiştir. Karşı çıkılan makaleyi, herhangi bir kurum, or-
ganizasyon, ırk veya etnik gruba hizmet etmek için veya bir ulusu
aşağılamak için yazmamıştır. Başvurucu’nun iki avukatı da başvu-
rucunun ifadelerinin bir suça neden olmadığını savunmuşlardır.
1
İttihad ve Terakki, söz konusu tarihte, Osmanlı İmparatorluğu iktidar partisinin
adıdır.