Background Image
Previous Page  15 / 617 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 15 / 617 Next Page
Page Background

Bir Kavram Olarak İnsan Hakları ve Çeşitli Açılardan Sınıflandırılması

14

ruluğu çerçevesinde ileri sürülen teoriler, özellikle de sosyal sözleşme

ve doğal haklar doktrini ile yakından ilgilidir.

13

Hemen belirtilmelidir

ki, toplumsal yaşam içinde hiçbir olgu kendiliğinden ortaya çıkama-

mıştır. İnsan hakları gibi siyasal yönü bulunan ve ideolojik değerleri

yoğun olarak barındıran kavramların ortaya çıkışı da uzun bir tarih-

sel sürece dayanmaktadır. Bu süreçte, kavramlar, olgular önce insanın

düşünce dünyasında ortaya çıkmış sonra da ilke ve kurumlar halinde

toplumda yer almıştır. İnsan hakları da işte böyle bir sürecin ürünü-

dür.

14

Ancak önemli olan, konunun teorik düzeyde kendisine bir yer

bulması değil; bir siyasal ve hukuksal yapılanma içinde hayata geçme

imkânı bulmasıdır. Bu nedenle insan hakları olgusunun tarihi, düşün-

sel düzeyde ortaya çıktığı andan itibaren değil; gerçekleşme yolunda

başlayan mücadele gününden itibaren başlamalıdır.

15

İnsan hakları, özellikle, 1948 İnsan Hakları Evrensel

Beyannamesi’nden (İHEB) ve İkinci Dünya Savaşından sonra, gerek

savaş sırasında gerek öncesinde işlenen insanlık suçlarına karşı, bir

tepki olarak çıkmış,

16

uluslararası düzeyde önem kazanmıştır. Savaşın

galipleri, zaferlerini aynı zamanda totalitarizme karşı bir başarı olarak

gördüler ve tüm dünyanın da böyle kabul edip algılamasını sağlamak

için BM nezdinde insan haklarını bir dünya barışı projesi olarak sun-

dular.

17

BM Andlaşması’nın daha önsözünde insan hakları kendisine

yer bulmuş, Örgüt’ün amaçlarından birinin, insan haklarının korun-

ması olduğu kabul edilerek yeni dünya düzeninin felsefesi ortaya kon-

muştur.

18

13

Mustafa Erdoğan, İnsan Hakları Teorisi ve Hukuku, Orion Yayınları, Genişletil-

miş 2. Baskı, Ankara 2011, s. 2. , (Teori).

14

Süleyman Hayri Bolay, “İnsan Haklarının Felsefi Temelleri”, YTD, Sy.21, 1998, s.

121.

15

Bahri Savcı, İnsan Hakları (Kanunilik Yoluyla Korunması), AÜSBFY, Ankara

1953, s. 4.

16

Z.Gönül Balkır, Türk Anayasa Yargısında Sosyal Hakların Korunması, Yayımlan-

mış Profesörlük Takdim Tezi, KÜY, Kocaeli 2009, s. 84.

17

Erdoğan, Teori, s. 3.

18

Tarihsel süreç içerisinde, özellikle de XX. yüzyılın ikinci yarısından itibaren baş-

layan dönemi, insan hakları çağı olarak nitelemek mümkündür. Bu dönemde,

insan haklarının sadece teorik düzenlemelerde yer almasıyla yetinilmeyip, bu

hakların fiilen kullanılabilmesi ve etkili bir güvenceye kavuşturabilmesi için yo-

ğun çalışmalar yapılmıştır. Bütün bunların sonunda günümüzde insan haklarının

kurumsallaşması, korunup güvenceye alınması bir iç hukuk ve anayasa sorunu

olmaktan çıkıp uluslararası bir nitelik kazanması sağlanmıştır. Bkz. Murat Yanık,

“1982 Anayasası’nın İnsan Hakları Anlayışının Uluslararası Belgeler ve Anayasa