

TBB Dergisi 2012 (103)
Gamze TURAN BAŞARA
261
Türk Medenî Kanunu’nun 174’üncü maddesi maddi ve manevi
tazminat talebini hükme bağlamıştır. İlgili maddenin birinci fıkrası-
na göre, boşanma dolayısıyla mevcut veya beklenen menfaatleri ze-
delenen kusursuz veya daha az kusurlu taraf, kusurlu taraftan maddi
tazminat isteyebilir. Aynı maddenin ikinci fıkrasında manevi tazminat
talebi düzenlenmiştir. Buna göre, boşanma dolayısıyla kişilik hakları
saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan, manevi tazminat
talebinde bulunabilir. Her iki fıkradan da anlaşıldığı üzere, kendisin-
den maddi veya manevi tazminat talep edilecek eşin boşanmaya sebep
olan olaylarda kusurlu olması gerekir.
Cinsiyet değişikliğinde, cinsiyet değiştiren eş bunu gerçek kişiliği-
ni bulabilmek ihtiyacı ve baskısı altında yaptığından, bir başka ifadey-
le cinsiyet değişikliğinin tıbbî bir zorunluluk arz etmesinden dolayı,
cinsiyet değiştireceği için evlilik birliğini sona erdiren eşin kusurlu
olduğu söylenemez. Dolayısıyla diğer eş, cinsiyet değiştirmek için
evlilik birliğini sona erdiren eşten, bu gerekçeye dayanarak maddi ve
manevi tazminat talep edemez.
37
Türk Medenî Kanunu’nun 175’inci maddesine göre, boşanma yü-
zünden yoksulluğa düşecek olan taraf, kusuru daha ağır olmamak şar-
tıyla, geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında nafaka isteyebilir.
Burada nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz. Şu halde, cinsiyet de-
ğiştireceği için evlilik birliğini sona erdiren kişi, 175/I’inci maddede
öngörülen şartlar gerçekleşmişse, kusur şartı aranmadığından kusur-
suz olmasına rağmen yoksulluk nafakası ödemekle yükümlü olur.
b) Çocuklar Yönünden Etkisi
aa) Velâyet Hakkı Bakımından
Türk Medenî Kanunu’nun cinsiyet değişikliğine ilişkin maddesin-
de velayet hakkının kime verileceği hususunda herhangi bir düzenle-
meye yer verilmemiştir. Bu itibarla mesele, boşanmanın genel sonuçla-
rını düzenleyen hükümlerinden hareketle çözüme kavuşturulmalıdır.
Türk Medenî Kanunu’nun 182/I’inci maddesinde hâkimin boşanma
veya ayrılığa karar verirken, velâyet hakkını kime bırakacağını da hük-
me bağlayacağı öngörülmüştür. Velâyetin kime verileceği hususunda
37
WILL/ÖZTAN, s. 256; GÜVEN, s. 72; TEKİN, s. 111.